11. Uluslararası İletişim Günleri sempozyumunun davetli konuşmacılarından kapitalizm eleştirisi
İletişim Günleri Sempozyumunda ilk oturum Davetli konuşmacılar Prof. Dr. Natalie Fenton, Prof. Dr. Haluk Geray, Prof. Dr. Ümit Atabek tarafında
Haber: Ahmet Can Aras / Fotoğraf: Umut Şimşek-Kadir Ayhan
11. Uluslararası İletişim Günleri / Dijital Eşitsizlik ve Veri Sömürgeciliği Sempozyumunun ilk davetli konuşmacılar oturumunda Prof. Dr. Natalie Fenton, Prof. Dr. Ümit Atabek ve Prof. Dr. Haluk Geray konuşmalarını gerçekleştirdiler.
İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Halil Nalçaoğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleşen davetli konuşmacılar oturumunda Goldsmiths, Londra Üniversitesi’nden Prof. Dr. Natalie Fenton, Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Haluk Geray ve emekli akademisyen Prof. Dr. Ümit Atabek sunum yaptı. Oturumda Prof. Dr. Natalie Fenton kapitalizmin antidemokratik özelliklerinden, Prof. Dr. Ümit Atabek, kapitalizmin yeni sömürgecilik biçimleri yarattığından, Prof. Dr. Haluk Geray da gelişmiş ülkelerle diğerleri arasındaki eşitsiz üretim ve tüketim ilişkilerinden bahsetti.
Prof. Dr. Natalie Fenton: "Teknoloji gelişirken demokrasinin geriye gittiğine tanık oluyoruz"
Prof. Dr. Ümit Atabek konuşmasında kapitalizmin yeni sömürgecilik biçimleri yaratması üzerinde durdu. Mevcut hakim anlayışa göre kapitalizmin geride bıraktığı sömürgecilik döneminin sona ermediğini yalnızca şekil değiştirdiğini belirten Prof. Dr. Ümit Atabek, “Kapitalizm hala hayatımızın önemli bir parçası olmaya devam ediyor. Sermayenin üretilen artı değere el koymasının yeni bir aşamasındayız. Üretim ilişkileri değişmedi. Kapitalizmi artık ulus aşırı ilişkilerin üzerinden değerlendirmeliyiz. Bu kapitalizm finansal kapitalizmdir. Sömürgecilik ile emperyalizm aynı şey değildir, tarihe baktığımızda sömürgeciliğin emperyalizmin erken dönem aşamalarından birisi olduğu görülüyor. Eski emperyalizm anlayışına göre emperyalizm, kapitalizmin en üst noktasıdır ve sömürgecilikten sonra gelir. Günümüzde dijitalleşmeyle birlikte tam tersi bir durumla karşı karşıyayız. Emperyalizm sömürgeciliği geride bırakmak yerine yeni sömürgecilik biçimleri yaratıyor” dedi.
Oturumun son konuşmasını gerçekleştiren Prof. Dr. Haluk Geray, gelişmiş ülkelerin avantajlı konumlarını kullanarak gelişmekte olan ülkeler ile gelişmemiş ülkelerin üretimlerini sekteye uğrattığını belirtti. Gelişmekte olan ülkelerin önüne pek çok engel çıkarıldığını ifade eden Prof. Dr. Haluk Geray, “Gezegenin toplam gelirinin kısa zamanda 50 trilyondan 75 trilyona çıktığını görüyoruz. Bu konuda ülkeler arasında büyük bir yarış var. Pandemi sürecinde bile ekonomik üretimin ve para basılmasının durmadığını gördük. Gelişmekte olan ülkelere, yerinde saymalarını sağlayan politikalar dayatılıyor. Gelişmekte olan ülkelerin üretim kapasitesini düşüren politikalar için büyük medya kampanyaları yürütüldü. Şu an dijital pastanın büyük bölümünü kuzey ülkeleri paylaşıyor” dedi.