Prof. Dr. Martin Baeyens, Ekslibris'i anlattı
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Çizgi Film ve Animasyon Bölümü tarafından “Ekslibris Dünyasından” söyleşisi gerçekleştirildi.
Haber Üsküdar - Merve Şişman ve Hazal Göksun
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Çizgi Film ve Animasyon Bölümü tarafından düzenlenen ‘Ekslibris Dünyasından’ konulu söyleşi gerçekleştirildi. Etkinliğe, Belçika Gent Güzel Sanatlar Akademisi Grafik Bölümü'nden Prof. Dr. Martin R. Baeyens konuk oldu. Moderatörlüğünü Çizgi Film ve Animasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasip Pektaş’ın yaptığı etkinlikte Baeyens, çalışmalarında doğaya büyük yer verdiğini ve teknoloji ile doğa arasındaki mükemmel uyumu yakalamak için çalıştığını ifade etti.
“Kimse benim yeni tarzıma ilgi göstermedi”
“Ekslibris teriminin gerçek anlamı ‘kütüphanesinden’ demektir”
Ekslibris hakkında kısa bir bilgilendirme yapan Prof. Dr. Baeyens, “Bir kitap satın aldıktan sonra ilk olarak, adımızı, imzamızı veya bir işaretimizi koyarız ya da kitabın ilk sayfasına bu kitabın bize ait olduğunu göstermek için bir mühür basarız. Bir kitabı ödünç verdiğimizde, bunun bizim kitabımız olduğunu hatırlatıp kitabın geri getirilmesini umut ederiz. Bu profesyonel değildir. Ekslibris kullanmak daha iyidir. Latince ekslibris terimin gerçek anlamı ‘kütüphanesinden’, ‘kitaplığından’ demektir. Kitabın sahibini belirtmek için kitabın ilk sayfasına ekslibris yapıştırıyoruz. Ekslibris yapmak için her zaman bir grafik teknik kullanıyoruz. Bu nedenle ekslibrise küçük grafik veya mini baskıresim diyoruz. Çoğunlukla bir ekslibris üzerinde; ‘ekslibris’ kelimesini, kitabın sahibinin adını veya baş harfleriyle birlikte ‘kütüphanesinden’ anlamına gelen bir terim kullanıyoruz. Ekslibris kelimesi, Latin alfabesinin kullanılmadığı ülkelerde bile evrenseldir” ifadelerini kullandı.
'Ekslibris nedir?' sorusuna cevap arandı
Konuşmasına ekslibrisi tanımlayarak devam eden Prof. Dr. Baeyens, “Ekslibris; bir mülkiyet işareti, hırsızlığa engel olan, kişisel bir itibar, estetik bir öge, küçük bir grafik etiket demektir. Bu yüzden yazıyı hemen görebilmemiz ve sahibinin adını çok net okuyabilmemiz önemlidir” şeklinde konuştu.
“Profesyonel yaşamım boyunca sanatçı olarak tüm grafik disiplinlerini kullandım”
“Ekslibris, resim, baskıresim ve heykel gibi zamanla gelişti”
Ekslibrisin gelişimini de ele alan Prof. Martin Baeyens, “Ekslibris, resim, baskıresim ve heykel gibi zamanla gelişti. Ekslibris tasarlama ve ekslibris yaratma görevi güzel ve ilginç bir dürtüdür. Ekslibris’te metin ve resim uyumlu bir kompozisyona oluşturmalıdır. Sanatçı, sadece kitap sahibinin özelliklerine değil, ekslibris tasarımının sanatsal düzeyine de dikkat etmelidir. Dünyadaki en sevgi dolu basılı şey kitaptır. Kitap her zaman sahibiyle iyi ilişkisi olduğu için hayatta kalır. Bir ekslibris tasarlamak için dikkatli planlama, sanatsal sezgi ve teknik beceri gerekiyor” diyerek sanatçının dikkat etmesi gereken unsurları özetledi.
“Martin Baeyens’in bir ekslibrisi her zaman son derece tanınır”
Ekslibris çalışmalarına değinen Baeyens, “Belçika ekslibris dergisi Graphia’nın baş editörü Karl Vissers’ın bir yazısı gibi hangi teknikte yapılırsa yapılsın Martin Baeyens’in bir ekslibrisi de her zaman son derece tanınır. Çünkü kendine has bir formu, ikonografisi, vizyonu, ve yazısı vardır. Martin ekslibris çalışmasında, kendisine katkıda bulunacak yeni bir hedef belirler. İmge yaratmak değil, sanat yapmak ister. Tekrardan nefret eder çünkü tekrarlamak hareketsiz durmaktır. Bir teknik denenir denenmez, bir fikir ifade edilir edilmez o, devam etmek ister. Zamanının çocuğu olarak kalmak ister. Yaygın olan ile arasına mesafe koyar ve ikincil bir pozisyon alır. Orada kendine, içinde deneyselliğin ve yeniliğin olduğu sınırlı bir alan yaratır. Zamanın, kalitenin en iyi göstergesi olduğunu bilerek hareket eder. Ancak sanatçı ne kadar çok kısıtlama olursa olsun, denemek için her zaman kendine yer yaratır. Martin, teknik, görüntü, kompozisyon, sabır ve yazıyla deneyimler” ifadelerini kullanarak kendi tarzını anlattı.
Ekslibrisin tekniği, içeriği, kompozisyonu ve taşıyıcı malzemesi anlatıldı
“Her zaman yeni yollar keşfedilebilir”
Tüm olasılıkların araştırılması gerektiğine değinen Prof. Dr. Baeyens, “Sonuç olarak her zaman yeni yolların keşfedilebileceğini ve tüm olasılıkların araştırılmadığını düşünüyorum. Genç sanatçı ve tasarımcılar, aramaya hazır olmak koşuluyla tasarım dünyasında kendi yerlerini bulabilirler. Koleksiyoncular, yollarına çıkan yeni rüzgarlara lütfen sırtlarını dönmesinler” şeklinde tavsiyelerde bulundu.
Serigrafi ve CGD ekslibris süreçlerine değinildi
Konuşmasında, serigrafi (uygulama) ve CGD (yaratım) süreçlerinden de bahseden Baeyens, “Serigrafi tasarım ve üretim aşamalarında her renk için yeni bir tasarım çizilmelidir. Bir CGD yaratım sürecinin en yeni baskı tekniklerinde, Illustrator, Photoshop ve InDesign gibi bir tasarım programları kullanılmaktadır. Bilgisayar tarafından oluşturulan (CGD) ekslibrisin üretimini somut bir örnekle açıklayabiliriz. Kompozisyon oluşturmanın birçok yolu vardır. Çoğunlukla çeşitli orijinal belgeler, çizimler, fotoğraflar vb. kullanılır. Yüksek çözünürlükte taranır ve farklı katmanlarda işlenir. Bazen 30 katmana kadar ulaşılabilir. Çeşitli baskı aşamalarında oluşturulan serigrafi baskı ile de benzeşebilir. Çalışma sürecini göstermede İsviçreli koleksiyoncu Benoit Junod için yapılan ekslibris iyi bir örnek olabilir. Her zamanki gibi sanatçı tam bir sanatsal özgürlüğe sahiptir. Ancak gerçeklik farklıdır. Benoît, ekslibriste arkadaşlığımızı, özel bir anıyı, sembolize etmenin bir yolunu bulmamı istedi. Çocuklarını, evini ve bahçesini göstermek ve belki de Nyon’daki FISAE Ekslibris Kongresi’ne atıfta bulunmak harika olacaktır. Bir koleksiyoncunun bir ekslibris sipariş etmesi çok normal bir durumdur. Bu bilgilerden bir seçim yapmalı ve her zaman koleksiyoncunun isteklerini göz önünde bulundurarak çözümler üretmeliyiz. Çoğu zaman ilk tepkim sıkıcı siparişleredir. Ancak her seferinde yeni ekslibris biraz zorlayıcı da oluyor. Bu ekslibris için sadece iki seçenek vardı: ilk seçenek olarak ev, ikinci seçenek olarak çocukların portreleri. İkinci seçeneği çocukların çeşitli fotoğraflarıyla gerçekleştirdim. Dâhil edilebilecek diğer unsurlar şunlardı: göl, su, kongre ve kongre sembolü olarak balık. Bu aşamada, mürekkep püskürtmeli bir yazıcıda ilk prova alınır. ‘Neden mürekkep püskürtmeli yazıcı?’ diye kendi kendime soracak olursam. Çünkü renkler bir lazer yazıcıdan daha yoğundur. Son olarak, ekslibrisin basılacağı kağıdın kalitesi en önemli unsur olabilir. Paçavradan yapılan kâğıt, renklerin parlaklığı konusunda en iyi sonucu verir. Ayrıca asitsiz olması güzel olur, bu yüzden doğayı biraz kurtarırız” ifadelerini kullandı.
“Eğitimin kalitesi her şeyden önce hocaların coşkusuna bağlıdır”
Son olarak, yeni ekslibrislerinden bahseden Prof. Dr. Baeyens, “Bu sunumu başladığım yerde yani eğitimle bitirmek istiyorum. Eğitimin kalitesi her şeyden önce hocaların coşkusuna bağlıdır. Türkiye’den arkadaşım Hasip Pektaş, ekslibrisi yeni tekniklerde tanıtma konusundaki büyük coşkumu paylaşıyor ve bu nedenle hem Belçika’nın hem de Türkiye’nin çağdaş ekslibriste gidişatının belirleyicileri olmamız raslantı değildir. Sevgili arkadaşlar, sizleri yeni tekniklerin olanakları ve önemi konusunda ikna ettiğimi ve daha da önemlisi, ekslibrisin geleceğini güvence altına almak için yolumuzda bizi takip edeceğinizi umuyorum” ifadelerini kullandı ve etkinlik organizasyonu için teşekkürlerini ileterek konuşmasını sonlandırdı.