Yapımcı Serkan Balbal: Pandemi döneminde film sektöründe değişimler yaşandı
Yapımcı Serkan Balbal ile pandemi dönemi içerisinde film, dizi sektörünü ele alarak röportaj gerçekleştirildi.
Haber Üsküdar - Talha Semih Çendekçi ve Merve Şişman
Koronavirüsün etkileriyle birçok mecra değişimlere uğrayarak pandemiye ayak uydurmak zorunda kaldı. Bu platformlardan bir tanesi de film, dizi sektörü oldu. Bu alana film sektörüne yıllarına vermiş Yapımcı Serkan Balbal konuyu değerlendirerek izlenimlerinden bahsetti. Oyunculuktan yapımcılığa doğru tecrübeleriyle ilerleyen Serkan Balbal’ın kendi yaşantısına dair de sorular sorarak bir röportaj gerçekleştirdik
Serkan Balbal, 10 Kasım 1985 tarihinde dünyaya geldi. Çocuklar Duymasın dizisi ve Çanakkale 1915 sinema filminde rol oynadı. 2012 yılında İsmail Baki Tv televizyon programında koordinasyon, Dersimiz Atatürk, 3 Harfliler: Marid, Adım Bayram Bayram ve Çanakkale 1915'te yapımcı olarak görev yaptı. Televizyon da show programı da yaptı. Örümcek Yapım'ın kurucusu ve sahibi olan Serkan Balbal, Burhan Felek Lisesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi mezunudur.
Asıl gençlik hayalim oyunculuktu ve bunun üzerine eğitim aldım. Radyo programı ile başladığım medya macerama, gençlik yıllarında tv programı ve eğlence programları ile devam ettim. Aslında oyunculukla olan bağlantım, yapımcılığa geçmemden sonra başladı. Söylediğiniz projelerin başlangıcı, benim yapımcı olmamdan sonraya dayanır. Yapım kısmı hayatımın en büyük projelerinden biri olan, Halit Ergenç’in Atatürk’ü canlandırdığı, Dersimiz Atatürk filmi ile başladı. Proje kafamda Can Dündar’ın Mustafa filminden sonra gelişmişti, özellikle çocuklarda yarattığı yanlış Atatürk imajını silecek, çocuklara atamızı doğru anlatacak bir film yapmak istiyordum. Bu filmin senaryosu için de aslında tek bir doğru adres vardı, o da Çılgın Türkler kitabı ile o dönem ülkede bir çığır açan Turgut Özakman. Önce projeye onu inandırdım, sonrasında beraber uzun bir yola çıktık. Dersimiz Atatürk ve Çanakkale 1915 filmleri senaryosu kendisine aittir. Bu iki önemli ve büyük projeyenin yapımcısı olmak ve hayata kazandırmak en büyük miraslarımdandır.
Sosyal medya fenomenlerinin eğitimini alan veya almayan kişilerin oyunculuk mesleğini yaptığı görülüyor. Bu konuya bakış açınız nedir? Oyunculuğa yıllarını vermiş televizyon ekranında görülen biri olarak bu konuya geleneksel bir bakış açınız mı var, yoksa eğitim almadan da yapılmalı mıdır?
Benim yıllardır sektörde gördüğüm durum, bilinen bir oyuncu olmak için ülkemizde eğitimden çok kişisel bağlantılar ve şansa ihtiyaç olduğudur. Eğitim alsın almasın, herkes bu işi yapacağına inanıyor ve kolay zannediyor. Aslında eğitim almamış, alakası olmayan çok kişiyi de ünlü olarak karşımızda görebiliyoruz ama kalıcılık olmuyor maalesef. Tabii şansı ile iyi yerlere gelmiş, kalıcı olmak için de eğitimine girişip, kendini geliştirmis de birçok isim var. Onları tamamen ayrı tutuyorum. Günümüzde artık yetenekliyseniz kendinizi gösterebileceğiniz platform sayısı fazla, sosyal medya herkesin kendini gösterebildiği ve kalabalıklarla buluşabildiği bir mecra, dünya yavaş yavaş yeni starlarını oradan çıkarmaya doğru gidiyor.
Pandemide birçok alan olumsuz etkilendi. Dizi sektöründe pandemi nedeniyle bir süre yayım yapılmadı. Mesleğiniz içerisinde yaptığınız ya da yapacağınız bir çalışmadan olumsuz etkilendiniz mi? Pandemi de iş hayatınız nasıl ilerliyor?
Pandemi sürecini yurtdışını fazla takip eden biri olarak öncesinde tahmin edenlerdenim. Tabii ki herkes gibi beni ve yapacaklarımı da etkiledi ama öngörü ile hareket ederek, hazırlıksız yakalanmadım. Bu sene planlarım içerisinde olan Çanakkale 1915 Siper isimli, ilk filmimizin devamı bir projemizin hazırlığı içindeydik ama durumun ileleyişinden dolayı maalesef erteledik projeyi. Önümüzdeki pandeminin bitişini izleyerek daha yoğun bir döneme girecek ve diğer projelerle bekleyen işlerimizi sıkıştırarak beraber ilerleteceğiz. Şimdilik pandemiye ayak uyduruyor, hazırlık ve araştırmalarımızı hızlandırmış şekilde süreci geçiriyoruz. Aynı zamanda bu süreçte hayatımıza yeni katılan yerli platformlarımıza projeler üretiyoruz. Yakında farklı birkaç belgesel ve kısa dizi projesini sektöre kazandıracağız.
İş dışındaki zamanınızı nasıl geçirirsiniz?
İşim dışında genel olarak zamanım araştırma, okuma, spor ve gelecek planlamaları ile geçiyor. Daha fazla kendime zaman ayırmaya başladım. Yelken yapıyorum, at biniyorum, doğada zaman geçiriyorum ve kendime detoks yapıyorum. Bunlarla beraber gelecek planlamalarım için araştırmalarımı yürütüyor ve hazırlıyorum. Pandemi sürecinin bitmesini ve sosyalleşeceğimiz günleri bekliyorum aynı zamanda. Çünkü bizim işimizin büyük kısmı sosyalleşmekten ve paylaşarak üretmekten geçiyor.
Henüz oynamadığınız ve oynamayı istediğiniz bir rol var mı? Oyunculuk adına kurallarınız var mı ya da sadece yapımcılığa mı odaklandınız?
Ben dolu dolu yıllar geçirdim. Aynı zamanda hayalini kurduğum birçok şeyi de yaptım. Stand up yapmak istiyordum ve yaptım. Televizyon da show programı istiyordum ve yaptım. Bunun gibi hayallerimin çoğunu gerçekleştirip aynı zamanda egomu da tatmin ettim diyebilirim. Şimdi yeni hayaller idealler ve hedefler tamamen yapımcı olarak ve tamamen bu tarafa adapte ve konsantre olmuş durumdayım. Yalnız oyuncu olarak değil de, yapmayı istediğim 1-2 format var, onlara da hazırlanıyorum, yakında yapacağım.