Haber Üsküdar

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema bölümü ile Sinema Kulübü’nün ortak etkinliği olan “Film Arası”, Görsel İletişim Tasarımı Bölümü’nden Doç. Dr. Cem Tutar, Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Esennur Sirer, Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Hale Yaylalı ve iletişim fakültesi öğrencilerinin katılımıyla gerçekleşti.

İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi’nde Amerikalı yönetmen Wes Anderson’ın “Büyük Budapeşte Oteli” adlı filmini öğrencilerle birlikte izleyen Doç. Dr. Cem Tutar, daha sonra filmin okumasını gerçekleştirdi.

Doç. Dr. Cem Tutar: "Yönetmen kendisine ait bir sinema dili ve estetiği geliştirmiştir"

Wes Anderson’ın “Büyük Budapeşte Oteli” adlı filminin iki temel düzeyde ele alınarak incelenebileceğini söyleyen Tutar, "İlk olarak yönetmen ana akım Amerikan sinemasının anlatı kalıpları ve dilinin ötesinde kendisine ait bir sinema dili ve estetiği geliştirmiştir. Wes Anderson’ın genel olarak filmografisinde özellikle ise de bugün izlediğimiz Büyük Budapeşte Oteli’nde öne çıkan noktalar sinemanın görsel ikonografisi ve biçimsel anlatı kodlarının titiz kullanımıdır. Yönetmen, sinemanın anlatı yapısını oluşturan renk ve ışık öğelerini başarıyla bir araya getirirken kompozisyon düzenlemesinde öne çıkardığı denge unsuru ile dikkat çekmektedir. Filmin renk kullanımı aynı zamanda bu filmin ana kahramanı olan Büyük Budapeşte Oteli’nin 20. yüzyılın başından ortalarına kadar olan sürede değişimini de ifade eden bir unsurdur. İkinci olarak sinemasal anlatıda mekân ve zaman temel öğelerdir. Bu filmde filmin ana kahramanı olan otel renk kullanımıyla birlikte fenomenolojik bir süreçte izleyicilerle ilişki kurmaktadır. Mimari ve sinemanın ortak noktası mekânsal pratikleri temel almalarıdır. İnsani varoluşun bir mekân ve zaman boyutu olduğu göz önüne alındığında, sinema insanı anlatan bir sanat dalı olarak mekânı anlatı yapısının asli bir unsuru haline getirerek iki boyutlu düzlemde film şeridi üzerine aktarmaktadır. Bu süreçte kimi zaman sinemadaki mekânsal temsiller mimariye ilham verirken kimi zaman ise mimari akımlar bir filmin anlatısının mekânsal düzenlemesine temel oluşturmaktadır. Wes Anderson bu bağlamda Büyük Budapeşte Oteli filminde oteli sadece retina mimarisi’nin bir parçası, görsel imgelem olarak tanımlamamakta aynı zamanda onu farklı duyuları harekete geçiren, içindeki insanlarla iletişim kuran bir nesne konumuna yükseltmektedir. Yönetmen, filmin aksiyonlu dinamik hikayesinin arka planında 20. yüzyılın başında iki dünya savaşı arasında en karanlık dönemini yaşayan Avrupa’nın toplumsal yaşamından kesitleri de anlatı yapısına taşıyarak hikâyeye derinlik kazandırmıştır” şeklinde konuştu.

Tutar’ın açıklamalarının ardından Doç. Dr. Esennur Sirer, filmde Wes Anderson’un biçimsel anlatı kalıplarını kullanırken, objektif tercihlerine dikkat çekerek filmin anlatısının geçtiği üç dönemde kullanılan farklı objektif tercihlerinin anlatının dramatik yönünü desteklediğini vurguladı.