Haber Üsküdar – Yusuf Kars

21. yüzyılın en önemli mücadelelerinden birisi dünya nüfusunun artan su ihtiyacını yeterli ve güvenli şekilde karşılamak. Küresel ısınma kaynaklı yağış azlığı, aşırı buharlaşma, hızlı tüketim ve kirlilik nedeniyle dünyadaki temiz su kaynakları hızla tükeniyor. Kaynaklar, 2025 yılında 2 milyar, 2050 yılında ise 7 milyar kişinin susuzlukla karşı karşıya kalacağını tahmin ediyor.

Küresel ısınmanın en çok etkilendiği kıta olan Afrika’da kuraklığa bağlı kıtlık ve susuzluk, salgın hastalıklara yol açıyor. Afrika ülkelerinin büyük çoğunluğu susuzluk çekiyor.

Kuyu olmayan bölgelerde kullanılan sular hastalıklara yol açıyor

Yoksullukla mücadele eden Afrika ülkelerinde yaşanan en önemli problemlerin başında temiz içme ve kullanma suyu bulamamak geliyor. Su ihtiyaçlarını yağmurların oluşturduğu kirli, çamurlu, mikroplu bataklıklardan karşılamak zorunda kalan halk pek çok hastalıkla boğuşuyor. Afrika ülkeleri su probleminin yaşandığı yerler arasında en ön sıralarda gelmektedir.

Afrika’da çocuklar su ve gıda sıkıntısı çekiyor

Türkiye’de faaliyet gösteren bazı sivil toplum kuruluşları gelen bağışlarla Afrika ülkelerinde su kuyuları açarak yerel halkın su sorunlarının çözülmesine katkı yapmaya çalışıyorlar. Bu kuruluşlar arasında; Türkiye Diyanet Vakfı, İHH İnsani Yardım Vakfı, Umuda Koşanlar Derneği, Vuslat Derneği, Çare Derneği, Sadakataşı Derneği ve Uluslararası Su Kuyusu Derneği gibi sivil toplum örgütleri yer alıyor.

Su kuyusu açıyorlar

Türkiye Diyanet Vakfı web sayfasından edindiğimiz bilgilere göre, vakıf son 7 yılda tam 38 ülkede 762 su kuyusu açmış durumda. Yapımı devam eden ve projelendirilenlerle birlikte kuyu sayısı 1057’ye yükseliyor.

İHH İnsani Yardım Vakfı web sayfasından derlediğimiz bilgilere göre, vakfın son 22 yılda 41 ülkede 11 bin 741 su kuyusu açtığı ifade ediliyor. İHH en çok Çad, Gana, Gine, Mali, Afganistan, Nijer, Sudan, Somali, Kamerun, Benin, Togo, Nijerya, Zimbabve, Uganda, Kenya, Tanzanya, Sierra Leone, Liberya ve Etiyopya’da su kuyusu açmış durumda.

Umuda Koşanlar Derneği web sayfasında yer alan bilgilere göre, bu dernek ağırlıklı olarak Tanzanya ve Gana’da su kuyuları açıyor. Web sayfasında derneğin bugüne kadar 221 su kuyusu açtığı bilgisi veriliyor.

Vuslat Derneği web sayfasında, derneğin Asya ve Afrika’da bugüne kadar 5 bin 819 su kuyusu açtığı bilgisi veriliyor. Sayfada hangi ülkede ne kadar su kuyusu açıldığı bilgisi yer almıyor.

Çare Derneği web sayfasında, derneğin Çad, Nijerya, Burkina Faso, Kenya ve Kamerun’da su kuyuları açtığı bilgisi yer alıyor.  

Sadakataşı Derneği web sayfasında yer alan bilgilere göre, derneğin Nijer, Togo, Somali, Kenya, Çad, Burkina Faso, Mali, Gana ve Tanzanya’da su kuyuları açtığı ifade ediliyor.

İnternet üzerinden yaptığımız araştırmada bağış karşılığı Afrika’da su kuyusu açtıklarını ifade eden çok sayıda dernek ve vakıf olduğunu gördük. Ancak bunların ne kadarının gerçekten amaca uygun şekilde çalıştığına ilişkin bir bilgimiz yok.

İHH 22 yılda 11 bin 741 su kuyusu açtı

İHH Afrika’da yaşanan su sorunun çözümüne katkıda bulunmak amacıyla bugüne kadar 11 bin 741 su kuyusu açtı. Her bölgenin şartlarına göre hayata geçirilen su kuyuları şimdiye kadar milyonlarca insanın susuzluğuna çare oldu. Bu çalışmalar ile alakalı olarak İHH Su Kuyusu Birimi'nden Oğuzhan Karasu ile bir röportaj gerçekleştirdik.

İHH’nın şu zamana kadar Afrika’da yaptığı su kuyusu çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz?

İHH İnsani Yardım Vakfı olarak su kuyusu çalışmalarına 2000 yılında başlamış bulunmaktayız. 22 yıllık bu süreçte Afrika ve Asya genelinde 11 bin 741 adet su kuyusunun açılmasına vesile olmuş bulunmaktayız. Bu çalışmalar zaten fakir durumda olan ülkelerin en ücra köşelerindeki, köylerindeki muhtaç halkın ihtiyacını karşılamak üzere gerçekleştirilmektedir. İnşa edilmiş olan 11 bin 741 su kuyusu ile yaklaşık 6 milyon 48 bin 500 kişinin temiz suya ulaşmasını sağlamış bulunmaktayız. Temiz suya ulaşım ile birlikte muhtaç durumdaki bu halkın birçok hastalıktan korunmasını sağlamakla birlikte, su elde etmek için uzun yollar kat ederek harcamış oldukları zamandan tasarruf etmelerini de sağlamış bulunmaktayız. Bu sayede hastalık su ve temiz su tedariki için harcanan vaktin; iş, eğitim ve aile ile ilgilenmek üzere kullanılmasını sağlamış aynı zamanda hayvancılık ve tarımın gelişmesine de katkıda bulunmuştur. Bu sayede bölgede bulunan halkın refah seviyesinde gözle görülür bir artış görülmektedir.

Diğer kurumlar tarafından da şu ana kadar açılan su kuyuları Afrika’daki su sorununu ne derecede çözmüştür?

Derece olarak belirtmek hatalı olacaktır. Diğer kurumların arazide yapmış olduğu su kuyusu çalışmalarının adet, kapsam, özellik vb. bilgilerine sahip değiliz.

Su kuyusu açtığınız bir bölgeye gittiğinizde bölge halkında gördüğünüz duygu ve düşünceleri aktarabilir misiniz?

Afrika toplumlarının genelinde tarihteki yaşanmışlıklardan dolayı beyaz adama karşı bir önyargı bulunmaktadır. Özellikle köy ve kırsallarda bu önyargı daha yoğun olarak gözlemlenmektedir. Bu kapsamda yapmış olduğumuz su kuyusu ve diğer çalışmalar bu önyargının da yıkılmasında büyük önem arz etmektedir. Bu bakış açısından örneklemek gerekirse; ilk etapta sizi köylerinde gördüklerinde soğuk davranan bu insanlar, onlar için oraya su kuyusu açtığınızı öğrendiklerinde ve bunun karşılığında onlardan bir şey talep etmediğinizde hem şaşkınlık hem de mutluluk duygularını göstermektedirler. İlk etapta size soğuk davranan o insanların sanki onlardan biriymişsiniz gibi sizinle muhabbet etmeye başlayıp şakalaştıklarını görebilirsiniz.