Üsküdar Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren Yeniler Kulübü’nün düzenlediği “Kudüs için Selahaddin’i bekleme, Selahaddin ol” isimli etkinlikte Kudüs ve Kudüs’ün İslamiyet ile diğer dinler açısından önemi konuşuldu.

Merkez Yerleşke Kuleli Salonu’nda düzenlenen, Arapça ilahi ve müzik dinletisiyle başlayan etkinlikte konuk Musa Biçkioğlu’ydu. Selahattin Eyyübi’nin cesaret verici hayatı ve yaşam öyküsünden söz eden Biçkioğlu, İngiltere’de atın ayaklarının altına Arapça sureler yazılarak yapılan İslam düşmanlığı ve İslamofobi’den bahsetti.

İspanya’daki Santiago Matamoros yapıtından bahsedildi

Etkinlikte Hz. Musa ve İsrailoğulları, “mukaddes” ve “mübarek” kelimelerinin anlamları ve İspanya Sevilla’daki Santiago Matamoros yapıtı gibi bir çok konudan bahsedildi. Bu yapıtın asıl anlamının “Müslümanlara ölüm dağıtan aziz” anlamına geldiğini söyleyen Biçkioğlu, Kudüs’e haçlıların 15 Temmuz tarihinde girdiğinden söz etti. Batı’nın Müslümanlara karşı duyduğu İslamofobi’ye karşılık, Antakya’da hala kilise çanları çaldığını ve kimsenin yan gözle bakmadığını aktaran Biçkioğlu, konuşmasında Şam kapısı ve El-Halil kapısının İslam açısından önemini, İslam ve Osmanlı medeniyetinin bu kapı ile başladığını dile getirdi. Kudüs’ün bir tek İslamiyet açısından değil, diğer tüm dinler için öneminden bahseden Biçkioğlu, Yahudiler açısından dünyadaki en kutsal yerin de Kudüs olduğunu aktardı.

“Selahaddin Olmak” için çalışılmıyor

Müslümanların günümüzde Selahaddin olmakla ilgili bir şey yapmadıklarını, sadece kurtarıcı beklediklerini dile getirdi. İsra Suresi’nin Kudüs’ün bereketliliğini anlatmaktan çok sınama yapıldığını söyleyen Biçkioğlu, etkinlik sonrası sorulan “Kıyamet Kilisesi’ndeki merdiven sembolik mi?” sorusuna karşılık ise “Hayır, sembolik değil” yanıtını verdi. Etkinlik plaket takdimiyle sona erdi.

 

Haber: Tuğçe Karataş / Şükrü Karaaslan