Haber-Fotoğraf: Suden Gülsüm Işık

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Çizgi Film ve Animasyon Bölümü ile Medya ve Kültürel Çalışmalar Yüksek Lisans Programı’nın ortaklaşa düzenlediği etkinlikte, ‘Moana 2’ film okuması gerçekleştirildi.

Etkinlikte, Öğr. Gör. Özgül Öztürk, ‘Moana 2’ animasyon filmini storyboard ve teknik görseller açısından detaylı bir sunumla katılımcılara aktardı. Sunumun ardından Çizgi Film ve Animasyon Bölüm Başkanı Doç. Dr. Cem Tutar, animasyonların inceliklerine dair önemli bilgiler paylaştı. Dr. Öğr. Üyesi Sercan Kule ise filmin senaryosuyla ilgili bilgiler aktardı. Etkinliğe Öğr. Gör. Özge Kaya da katıldı.

Dr. Öğr. Üyesi Sercan Kule: “Hikâyenin gelişimi, kahramanın sıradan dünyadan yeni dünyaya geçişiyle şekillenir

Moana 2 filminin konusunu anlatan Kule, “Senaryo dersini benden alanlar varsa bilirler; orada tema, ilk görüntüden son görüntüye kadar elimizde olması gerekir. Kısaca baktığımızda sıradan bir dünya var. Kahramanımızın yaşadığı sıradan bir dünya, ardından antitez, yani yeni dünyaya geçiş süreci var. Bu süreçte nasıl ilerlediğimizi ele alacağım. Filmi hep birlikte izledik, zaten hatırlayacağınızı düşünüyorum. Sıradan dünyada kahramanımız, diğer adaları keşfetmeye ve diğer yerli halklarla iletişim kurmaya çalışıyor. Maceraya Çağrı ise yeni bir obje keşfetmesiyle başlıyor. Bu obje, farklı bir adanın olduğunu ve tüm halkları birleştirebilecek bir yer bulunduğunu işaret ediyor. Burası, maceraya çağrı kısmını oluşturuyor. Ayrıca, kendi adasına döndükten sonra bir yıldız kaydığını görüyor ve bu yıldız, kahramanımızın adasına dönmek istediği yeni bir macerayı simgeliyor. Bu da maceraya çağrının ikinci aşaması olarak değerlendirilebilir. Çağrıyı reddetmek konusuna gelirsek, burada spesifik bir reddetme durumu olmasa da ailesinin karşı çıkması, bu aşamayı temsil ediyor. Ailesinin karşı çıkması nedeniyle, kahramanımızın yolculuğunu bu şekilde ele alabiliriz” ifadelerini kullandı.

Öğr. Gör. Özgül Öztürk animasyon filmlerinin yapım süreci hakkında bilgiler verdi

Animasyon filmlerinin yapım süreçlerine ilişkin konuşan Öztürk, "Genellikle iş akışları; senaryonun sanat ekibi tarafından geliştirmesiyle (development) başlamakta ve üretim öncesi (pre-production), üretim (production) ile devam etmekte ve üretim sonrası (post-production) aşaması ile son bulmaktadır. Moana 2 filminin iş akış süreci de senaryo baz alınarak karakter ve mekân geliştirme aşamalarıyla başlıyor ve sonrasında yönetmenin gözünden bir storybord çalışmasıyla üretim öncesi aşamasına geçiliyor. Filmin mutfağına girdiğimizde; filmin görsel efekt ve simülasyon süreçlerinin nasıl ilerleyeceğine ve gerekliliklere de bu aşamada karar veriliyor. Üretim aşaması, daha önce hayal edilen ve taslak olarak çizilen her şeyin 3 boyutlu ortamda hayata geçirildiği bir aşama. Bu aşamaya, filmdeki canlandırılacak karakterlere hareket sistemi oluşturulması (rigging) ve test edilmesi de dahil. Animasyon ya da canlandırma dediğimiz eylem üretim aşamasının son basamakları sayılabilir. Bundan sonra süreç render ile devam ediyor ve elde edilen görseller üzerinden hem ses hem de görsel efektlerin düzenlenmesiyle son çıktı (final output) dediğimiz ürünün elde edilmesi (post -prodüksiyon aşamasının bitmesi) ve dağıtım şirketlerine gönderilmesiyle son buluyor. Aslında bu iş akışı, oldukça büyük, çok aşamalı ve katmanlı yapının kısa bir özeti. Aslında çok basit gibi görünen bir projenin arkasında bile oldukça büyük bir emek ve iş yükü var” dedi.

 

Doç. Dr. Cem Tutar: “Çocuk filmlerinin arkasında büyük bir emek ve kültürel ideolojiler bulunuyor

Animasyonların arkasında yatan emek süreçlerine değinen Cem Tutar, “Basit bir animasyon filmi dediğiniz yapımın arkasında müthiş bir teknik emek süreci var; bununla birlikte söz konusu yapımlar kültürel ideolojinin taşıyıcısı olarak iş görmektedir. Benim animasyon filmlerinde vurgulamak istediğim nokta teknik yapım süreçlerinin ötesinde bu yapımların alt metinleridir. Tüm kültürel ürünler gibi animasyon filmleri de örtülü yani “latent” anlama sahiptir. İzleyiciler, seyir pratiğinde bu içerikleri kendi kültürel artalanları temelinde alımlamaktadır. Bu durum sinema filmlerinin ya da animasyon filmlerinin tümünün yönetmen ve teknik ekip tarafından bilinçli bir mesaj yerleştirme süreci ürünü olarak ele alınmalarını gerektirmez. Çoğu kez tüm kültür ürünleri gibi bu ürünler de toplumsal yaşam içerisinde kolektif zihnin parçalarının izlerini taşımaktadır.” ifadelerini kullandı. Tutar, ayrıca Moana 2 filminin Batı temelli kahraman olgusunu toplumsal cinsiyet temellinde yapı sökümüne uğratarak maceraya atılan ve yeni uygarlıkları keşfeden, cesaret gösterisinde bulunan beyaz erkek kahramanın yerini etnik kökenli bir kız çocuğunun almasının animasyonun taşıdığı kültürel ideolojilerden biri olduğunu” vurguladı.