Aydın Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ferdi Uzun: Gazetecilik birilerinin takdir etmesi için yapılan bir meslek değildir

Haber Üsküdar – Ali Şengül

Yerel Gazetecilik dersi kapsamında Aydın Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ferdi Uzun ile makamında bir röportaj gerçekleştirdim. Kendisine, cemiyet ve Aydın’da gazetecilik hakkında sorular yönelttim.

Kendinizi tanıtır mısınız, kaç doğumlusunuz? Hangi okul mezunusunuz, gazeteciliğe ne zaman, hangi medyada ve hangi görevle başladınız?

1987 yılında Manisa’da doğdum. Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümünden 2012 yılında mezun oldum. Mezun olduğum yıl Manisa Yarın gazetesinde muhabir olarak başladım. Daha sonra Anadolu Ajansı’na geçtim. Halen burada muhabir olarak çalışmaya devam ediyorum.

Halen başkanlığını yaptığınız Gazeteciler Cemiyeti’nin tarihçesi hakkında bilgi verebilir misiniz? Ne zaman kuruldu, şimdiye kadar neler yaptı? Amacı ne? Kaç üyeniz var? Son olarak da Cemiyet olarak neler yapıyorsunuz?

Aydın Gazeteciler Cemiyeti 1990 yılında kuruldu. Cemiyetin faaliyetleri, gazeteciliğin gelişimi noktasında eğitimler ve seminerler yapmak, bunun dışında gazetecinin karşılaşacağı sorunlar karşısında da tek ses olarak tepki göstermektir. Şu anda 126 üyemiz mevcut. Cemiyet olarak sektörün öncü isimlerini meslektaşlarımızla ve iletişim fakültesi öğrencileriyle buluşturmak için çalışma içerisindeyiz. Yakın zamanda da haber ve fotoğraf yarışması yapacağız.

Cemiyet Başkanlığını yaptığınız şehrinizde gazetecilik faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Kaç basılı gazete var, kaç bağımsız haber sitesi var? Şehrinizdeki gazeteciliği nasıl değerlendiriyorsunuz?

Aydın’da günlük yayın yapan 5 gazete var. Yaklaşık 100 haber sitesi var. Buradaki gazetecilik Türkiye’nin birçok yerine göre oldukça iyidir. Çünkü çok sesliliği burada görmek mümkündür.

Şehrinizdeki medya kuruluşlarının temel sorunları nelerdir? Bu sorunları çözmek için neler yapılmalıdır? Cemiyet olarak bu konuda çalışmalarınız var mı?

Sadece burada değil Türkiye’nin hemen hemen bütün illerinde basının temel sorunu ekonomik. Özellikle günlük gazetelerde 7 kişi çalıştırma zorunluğu sektörü oldukça zorluyor. Eğer bu zorunluluk devam edecekse Basın İlan Kurumu üzerinden verilen desteklerin artırılması gerekmektedir. Ekonomi dışında yereldeki sorunlardan diğeri de, özeleştiri yapmak gerekirse, meslektaşlarımızın yeteri kadar okumaması. Yani ne yazık ki yeteri kadar kitap okumuyoruz ve kendimizi geliştirmiyoruz. Cemiyet olarak ekonomi noktasında bir çözümümüz yasal durumdan dolayı olmuyor. Fakat gazetecilerin kendilerini geliştirmesi için çeşitli çalışmalar yapmak için hazırlık içerisindeyiz.

Şehrinizdeki medyanın olumlu yönleri nelerdir? Halk gazetecilere nasıl bakıyor? Takdir ediyor mu?

Öncelikli şunu belirtmekte fayda var. Gazetecilik birilerinin takdir etmesi için yapılan bir meslek değildir. Çünkü gazeteci gördüğü bir sorunu kamu yararı varsa yazar. Bu yazısı için de takdir beklemez. Şehirde gazeteciler sorunları cesurca yazdığı için, haliyle vatandaşın gözünde olumlu bir izlenim oluşuyor.

Basın Kanunu ile gazeteciliği ilgilendiren bazı kanunlarda son yapılan değişiklikler hakkındaki değerlendirmeleriniz nelerdir? Yasa değişikliklerinin olumlu ve olumsuz yönleri hakkında değerlendirme yapabilir misiniz?

Toplumun temel sorunu yanlış bilginin sorgusuzca yayılmasıydı. Endişeler olsa da genel anlamda yasa değişikliğini olumlu buluyorum.

Yerel medya yaygın/ulusal medyaya göre daha mı özgür yoksa daha mı kısıtlı?  

Duruma göre değişir fakat yerel basının daha özgür olduğunu düşünüyorum.

Son olarak eklemek istediğiniz bir husus var mıdır?

Teşekkür ediyorum.