Türkiye’nin En Derin Magazin Çukuru Şokopop Üsküdar'da
Haber - Ümmü Gülsüm Dural
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölümü tarafından “Yeni Medyada Yayıncılık: Türkiye’nin En Derin Magazin Çukuru Şokopop” etkinliği Doç. Dr. Yıldız Derya Birincioğlu moderatörlüğünde, Şokopop kurucusu Ekim Acun’un katılımıyla gerçekleştirildi.
Türkiye magazin haberciliğine yeni bir sayfa açan Ekim Acun “ Yeni Medyada Yayıncılık: Türkiye’nin En Derin Magazin Çukuru Şokopop” başlıklı etkinlikte Şokopop kanalını anlattı. Şokopop kanalının kuruluş serüveninden bahseden Şokopop kanalı kurucusu Ekim Acun, “Ortaokul yıllarında Sinema ve Televizyon Bölümü okumaya karar vermiştim. Yönetmenlik yapmak istiyordum. Üniversitede Sinema ve Televizyon okudum. Mezun olduğum sene bitirme tezimi ‘Türkiye Sinemasında Kadın Cinselliğinin Evrimi’ üzerine yaptım. O dönemde tez danışmanım çok tutkulu olduğumu görüp beni yüreklendirdi. Çünkü kendimi bildiğimden beri geçmişe çok takıntılı bir çocuktum. Türkiye’ye döndüğümde Kanal D’nin YouTube kanalı NetD’de çalışmaya başladım. Bir çok kanalın editörlüğünü yapıyordum. Şokopop kanalı fikrimi kanal müdürüne sundum. Niş bir iş olduğunu söyledi. Birkaç ay sonra da işten ayrıldım. Ailem ve çevrem bu işi yapmamı çok istiyorlardı. Sancılı bir süreçten sonra kanalı kurdum” ifadelerini kullandı.
“Video hazırlama sürecimiz oldukça meşakkatli ve uzun oluyor”
Videoların yapım aşamalarını anlatan Ekim Acun, “Geçtiğimiz yıl Blutv’ye yaptığımız ‘Yeşilçam 101’ serisi açık öğretim formatındaydı. Yeşilçam’ın hikayesini açık olarak ortaya koyan bugüne kadar yapılmış nadir işlerden birisi oldu. Çok özenli çalıştık. Sadece o proje için değil genel olarak hazırladığımız tüm işlerde bu özenle bir yaklaşımımız oluyor. Konuyu seçiyorum, ardından araştırma sürecine giriyorum. Bu araştırma süreci ilk başta online olarak başlıyor. Milliyet ve Cumhuriyet gazetesinin arşivi dijital olarak var. Gazetelerden bulduğumuz kupürleri teker teker tarihleriyle not alıyoruz. Ardından devlet kütüphanelerine gidip diğer gazetelerin o tarihlerdeki ciltlerini bulup tarıyoruz. Taradığımız haberlerin hepsini derleyip, o bilgiler ışığında bir metin hazırlıyoruz. Bir video için 10-12 sayfalık bir metinden söz ediyoruz. Metinde yazdıklarımızın hepsini kupürlerle iliştiriyoruz. Ardından ses kaydına alıyorum ve kurgu sürecimiz başlıyor. Ses kaydında akan her şeyi birebir kupürü, video görüntüsü ya da onunla bağlantılı olan resimle kurguluyoruz. Video hazırlama sürecimiz oldukça meşakkatli ve uzun oluyor” dedi.
“Blutv ve Gain ile çalıştık, ileride başka yerler de olacak”
Dijital platformlara geçişinden ve yaptığı işlerden bahseden Ekim Acun, “Blutv ve Gain ile çalıştık, ileride başka yerler de olacak. Örneğin; Blutv’de ‘Yeşilçam 101’i yapana kadar dört farklı iş için konuştuk, bir şeyler yapma ihtimalimiz oldu. Ama kısmet olmadı ve gerçekleşemedi. Gain’in ilk gittikleri içerik üreticilerinden birisiyiz. Ben ve ekibim açısından dijital platformlarla çalışmanın şöyle bir mantıklı yanı var. Youtube’a ürettiğimiz içeriklerde sponsorlu videolar olursa gelir elde ediyoruz. Onun dışında kanalın YouTube üzerinden hiçbir geliri yok. Çünkü kullandığımız tüm görüntüler ve müzikler telif hakkı içeriyor. Dört senedir Youtube üzerinden sadece on beş bin kazandık. O nedenle videolarımızda yüksek profilli bir çok markayla çalıştık. Ama dijital platformlarla çalıştığınızda en başta kontratınıza içeriklerinize karışılmayacağı maddelerini ekletirseniz çok rahat bir şekilde içeriğinizi üretmiş oluyorsunuz“ dedi.
“Videolarımızı her yaş kuşağı izlemeye devam ediyor”
Videolarını izleyenlerin yaş skalası için, 'X' in altındaki iki jenerasyonda dikkat dağınıklığı daha fazla. Daha hızlı, daha tempolu videoları izlemeye yatkınlık ve onlardan sıkılmamaya bir eğilim var. Videolarımız uzunlar, evet. Ama bir dakika içerisinde müziklerle uyumlu o kadar görsel görüyorsunuz ki hiç sıkmadan izlenilebiliyor. YouTube Türkiye’deki izleyici dikkat oranının en yüksek olduğu üç beş kanaldan biri bizimki. YouTube analitiklerinde de her yaş kuşağı demografisine göre görebiliyorsunuz. Videolarımızı her yaş kuşağı izlemeye devam ediyor” dedi.
“İçinizden geleni yapın ve içinizden geleni yapmayı çok ertelemeyin”
Ekim Acun, YouTube’a girmek isteyenlere tavsiyeler de bulundu: “İçinizden geleni yapın ve içinizden geleni yapmayı çok ertelemeyin. Çünkü bir defa o şey içinizden geliyorsa aslında nasıl yapacağınızı biliyorsunuz demektir. Sonrasında bu ancak böyle olursa güzel olur şu ancak şöyle olursa daha profesyonelce olur deyip kendinizi tutmayın, içinizdekini bir dökün. Döktüğünüz zaman zaten onun alacağı yollarda yavaş yavaş belli olmaya başlıyor. Bir anda da olmuyor. YouTube Türkiye tık oranı açısından pek bir şey vadetmeyen bir noktada. Gelen vergilerle birlikte kazancınız büyük anlamda uçacak. Bir anda gireceksiniz ve üzerinize para yağdıracaklar diye bir şey söz konusu değil. Siz içinizdeki cevheri ortaya koyup özenli bir iş ortaya çıkartırsanız, insanlar sizi bulup takip etmeye başlıyorlar. Hızlı bir şekilde ilerlemeye başlıyorsunuz. Benim bu işten hiçbir maddi beklentim, işime dönüşebilir gibi bir projeksiyonum yoktu. Kendi kendine gerçekleşti. Yeni medyada gönlünüz varsa mutlaka yapın. Para kazanmak için yapmayın. Ortaya koymak istediğinizi, bu ilerde bana kapılar açar ya da yapıp görmek istiyorum diye başlamak istediğiniz her neyse onu yapın. Çünkü alan tamamen buna açık.”