Gazeteci Ezgi Alp: Kadınlar başarılı olduğu sürece zincirler kırılacaktır
Gazeteci Ezgi Alp ile Trabzon'da kadın gazeteci olmanın zorluklarını konuştuk.
Haber Üsküdar - Muhammed Bilal Emci
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Prof. Dr. Süleyman İrvan tarafından verilen Yerel Gazetecilik dersi kapsamında Trabzon’da yayımlanan Günebakış gazetesinin haber sitesinde çalışan kadın gazeteci Ezgi Alp ile bir röportaj gerçekleşirdik.
Kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okul mezunusunuz, gazeteciliğe ne zaman, hangi medyada ve hangi görevle başladınız? Şu anki konumunuz nedir?
29 Kasım 1996 Trabzon doğumluyum. Karadeniz Teknik Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’ne 2014 yılında girdim. Çalışma hayatım ve ailevi sağlık sorunları nedeniyle henüz mezuniyetim gerçekleşmedi. Tek ders ile öğrenciliğim de halen devam etmekte. Gazeteciliğe ise öğrenciliğimin ilk yılında başladım. Hem okulun haber portallarında muhabir görevi üstlenirken hem de yerel basında kendi isteğimle staj yapmaya başladım. Ardından kısa bir süre içinde kadrolu bir şekilde çalışma hayatına geçtim. İlk olarak şu an aktif olmayan trabzonhabercisi.com adlı internet sitesinde muhabir ve reklamcı olarak çalışmaya başladım. Şu an ise Karadeniz’den Günebakış Gazetesi’nin günebakis.com internet sitesinin spor haberleri sorumlusu olarak görev yapıyorum.
Yaşadığınız şehirde kadın gazeteci olmanın avantajları ve dezavantajları nelerdir?
Trabzon’da yerel basın oldukça güçlü, öncelikle sadece kadın olarak değil Trabzon’da gazeteci olmanın bazı avantajları var. Burada yazdıklarınız ulusal basında gündem olabilir ya da yer bulabilir. Trabzon’da medya oldukça köklü ve güçlü. Birçok bölge gazetesi bulundurmakla birlikte ajansların bölge müdürlükleri de Trabzon’da. Buna artı olarak birçok şehre göre kadın gazeteci sayısı da bir hayli fazla, bu nedenle örnek alarak ya da danışıp fikir alabileceğiniz isimler tecrübe olarak bulunuyor. Aynı zamanda işinizde iyi olursanız yükselme, ulusal medya kurumlarına kendinizi gösterme şansınız da bir hayli fazla.
Dezavantajlarına gelirsek, her ne kadar birçok şehre göre güçlü bir yerel medyaya sahip olsa da birçok şehre göre çok daha fazla gazete, internet sitesi, dergi vb. iş olanakları bulunsa da yer edinmek, bir kurumun kadrosunda bulunabilmek de bir hayli zor. Çünkü bahsettiğim gibi, Trabzon’da medya sektörü oldukça köklü ve eminim duymuşsunuzdur alaylı-mektepli ayrımı gibi bir durum söz konusu. Yani siz okulda yetişene kadar işi sahada öğrenerek kurumların kadrolarını dolduran çok fazla gazeteci oluyor. Bu nedenle ben eğitimimin ilk yıllarından sahaya çıkarak hem alaylı hem mektepli olmayı seçenlerdenim. Kadın olarak yaşadığımız zorluklara gelince ise kendi alanımdan birçok örnek verebilirim. Ben spor muhabiriyim ve Trabzon’da Trabzonspor gibi önemli bir şansım bulunuyor. Türkiye’nin büyük ve köklü kulüplerinden biri olması, başarılı ve uluslararası adını duyurmuş olması bazen yaptığım haberlerin ülke sınırlarının dışına da çıkmasını sağlıyor. Bunun mutluluk verici olmasının yanında kendimi kabul ettirmekte çok zorluk yaşadım. Trabzon’da insanlar gerçekten futbola hakimdir, kadın erkek büyük de bir ilgi vardır. Buna rağmen bilgi edinme noktasında kadın gazeteci olunca “Sen kadınsın, futboldan ne anlarsın” “Kız başına saha, salon geziyorsun, bunlar senin işin mi?” gibi birçok tepki ile karşılaştım. Halen daha, “Bu haberi kadın yazmış, okumaya bile gerek yok” diyen yorumlar aldığım oluyor. Ama bunlarla başa çıkmayı da öğrendik. İşin bir zor tarafı da erkek meslektaşlarımın, aksine tepki gösterecekleri durumlarda cinsiyetim üzerinden bazen çok kırıcı söylemlerle karşılaşıyorum. Buna ek kadın olmamdan kaynaklı haber kaynaklarımla iletişime geçerken aldığım cevaplar da kırıcı olabiliyor. Erkek meslektaşlarımızın haber kaynakları ile abi-kardeş ilişkilerini çok daha rahat kurabiliyor, haber alabilmekte zaman, durum vb. gibi konularda çok daha rahat davranabiliyorken, bizim bu durumda çok daha tedbirli davranmamız gerekiyor. Şehir özeline gelecek olursak da Trabzon gibi herkesin birbirini tanıdığı, daha küçük şehirlerde yaşıyorsanız, bu gibi hoşunuza gitmeyen durumlarda yine o insanlarla karşılaşmak ya da o insanların söylemlerine maruz kalma gibi başa çıkmanız gereken durumlar da olabilir.
Yerel haber kaynaklarıyla ilişkileriniz nasıl? İletişim kurmak kolay mı zor mu sizin için?
Trabzon haber anlamında zengin olduğu kadar aslında dar açılara da sahip bir şehir. Trabzon birçok bölgeye göre küçük ve insanlara ulaşmanız aslında kolay. Çünkü genel olarak herkesin birbirini tanıdığı veya aracı bulabileceğiniz bir yer. Bu anlamda haber kaynağı geliştirmeniz için de avantajlı. Fakat ben spor muhabiriyim, alt lig futbol takımları, voleybol, hentbol, salon sporları, okul sporları vb. birçok dalda haber kaynağı bulmak kolay ve iletişime geçmek de benim açımdan zor olmuyor. Meslekte belli bir tecrübeye sahipseniz, haber kaynağı ile iletişim becerilerinizi kullanarak iyi bir kanal oluşturabilirseniz zor olmaz. Fakat benim haberlerimin büyük bir çoğunluğu yine Trabzonspor üzerinden olduğu için burada, il sınırları ve bazen ülke sınırları dışından kaynaklar edinmem gerekiyor. Basın bültenleri, bilgilendirmeler, raporlar, bu gibi bilgileri almakta zorluk çekmesek de haber kaynağı oluşturmak ve iletişim kurmak pek kolay olmuyor.
Şehrinizde sizin dışınızda kaç kadın gazeteci var? Oransal olarak gazetecilerin yüzde kaçı kadın gazetecidir?
30-35 kadın gazeteci çalışıyor diyebilirim, hatta bu sayı editörler, sayfa tasarımı yapanlar yani gazetede farklı departmanlarda çalışanlar da eklendiğinde artış gösterebilir. Net olmayan fakat diğer kurumlardaki çalışan arkadaşlarımı da hesaplayarak bir çıkarım yaparsam, yüzde 30-40 arası kadın çalışan vardır.
Şehrinizdeki gazeteci meslek örgütlerine, örneğin gazeteciler cemiyetine üye misiniz? Bu meslek örgütlerinde kadın gazeteciler yeterince temsil ediliyor mu? Bu örgütler kadın gazetecilerin yaşadıkları sorunlarla ilgili çalışma yapıyorlar mı? Bir sorun yaşadığınızda size destek oluyorlar mı?
Cemiyete üye değilim fakat Türkiye Spor Yazarları Derneği üyesiyim. Cemiyete de kısa süre içinde üye olacağım. Çünkü evet bu konuda cemiyetimiz bize her zaman kol açar, üye olmamama rağmen her zaman rahatlıkla gittiğim, bir sorunum olduğunda dile getirdiğim, hatta işsiz olduğum dönemde eleman arayan kurumlarla iletişime geçmemi ve sektörde kalmamı sağlayan, kadın gazetecilere her zaman saygı gösteren, önem veren bir şube. Ayrıca kadınlar arasında hemcins anlaşmazlıkları olabiliyor maalesef, bazen kadın gazeteciler için bir koltuk sayısı varmış ve yeni bir kadın gazeteci gelirse sayı fazla olacağı için birisi koltuğunu kaybedecekmiş gibi algılanabiliyor. Bu anlamda karşı cinsten görebileceğiniz sorunları bazen kendi içinizden görüyorsunuz. Ama Trabzon’da kadın gazeteciler olarak kendi gruplarımız mevcut, yeni başlayanlara mutlaka destek olmaya çalışıyoruz, bu anlamda cemiyet bize etkinlikler yapmak istediğimizde destek olur. Yani temsil konusunda da sorun çözme konusunda da sorun yaşamadım.
Çalıştığınız medya kuruluşunda kadın gazetecilerle erkek gazeteciler arasında ücret farklılığı var mı? Yoksa eşit işe eşit ücret ilkesi mi geçerli?
Çalıştığım kurumun yüzde 80’i kadın gazetecilerden oluşuyor. Maaş ayrımı yaşamıyoruz. İş-ücret ilişkisi mevcut. Cinsiyete dayalı bir durum söz konusu değil. Ama bu sorun birçok kurumda bulunuyor, kendim şu an çalıştığım kurumda yaşamasam da önceden yaşadım, yaşayan meslektaşlarım olduğunu da biliyorum.
Genel olarak bir değerlendirme yaparsanız, Türkiye’de kadın gazeteci olmak zor mu kolay mı?
Genel olarak değerlendirme yaparsam, Türkiye’de kadın olmak çok zor. Başlı başına herhangi bir meslek grubunda kadın olmak çok zor. Kadın bir gazeteci olarak kendinizi kabul ettirmeniz, siyasette, asayişte, ekonomide, sporda bu mesleğin birçok alanında çok zor. Ataerkil yetişmiş bir toplumdayız ve erkeklerin konuşması, erkeklerin bilgi sahibi olması gerekli gibi düşünülen bir alanda konuşmak, yazmak, bilgi edinmek oldukça zor. Buna rağmen kadınlar başarılı olduğu sürece bu zincirler, bu algılar kırılacaktır. O yüzden ben her zaman benden bir nesil önce başaran kadınlara minnettarım. Bugün yeni gelecek nesiller için zincirler kırmaya gayret ediyorum. Onlar için kolaylaştırabilirsek ne mutlu bize…
Son olarak, eklemek istediğiniz başka bir husus var mıdır?
Kadın gazeteci olmanın zorlukları ile ilgili birçok farklı konu ekleyebilirim ama konunun bizim mesleğin sınırlarının çok dışında kadın olmanın zorlukları ile ilgili olduğunu düşünüyorum. “Kadın çalışmalı ama erkeklerin önüne geçmemeli. Kadın her zaman güzel olmalı, düzenli, şık ve alımlı durmalı ama aynı zamanda çok dikkat çekmemeli. Kadın güler yüzlü, açık ve hoş sözlü olmalı ama aynı zamanda üslubunu bilmeli, ağır başlı ve zor olmalı” şeklinde kadınları bir kalıba sokmaktan vazgeçip, hayatı birlikte paylaşmayı öğrenirsek, kadın gazeteci olmak da, kadın öğrenci olmak da, kadın öğretmen olmak da, kadın olmak da hiç zor olmayacak. Ben kendi bildiklerimi, gördüklerimi ve tecrübelerimi bu şekilde özetleyebilirim. Sorduğunuz için teşekkür ederim.