Medyada nefret söylemini hafta hafta raporluyorlar
Haber Üsküdar -Yusuf İris
Uluslararası Hrant Dink Vakfı 'Medyada Nefret Söyleminin İzlenmesi Projesi' kapsamında her hafta ulusal, bölgesel ve yerel medyayı tarayarak rapor yayımlıyor. Z raporu adıyla yayımlanan belge Türk medyasının değişen nefret söylemi algısını gözler önüne seriyor.
Analizler nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazetelerde önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor
Hrant Dink Vakfı'nı tarafından 2009 yılından beri yürütülen proje, Türkiye’de ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadeleye katkı sağlamak, medyanın sivil denetiminin önemini gözeterek medyada insan hakları ve farklılıklara saygının güçlendirilmesi, belli kimlik özellikleri nedeniyle hedef alınan kişi veya gruplara yönelik ayrımcı dil ve nefret söylemine dikkat çekmeyi ve bu konuda farkındalık yaratmayı hedefliyor.
2017'de toplamda 79 farklı grubun nefret söyleminin hedefi olduğu görülüyor
Günümüzde artan basında nefret söylemi konusunda Hrant Dink Vakfı Medyada Nefret Söylemi Projesi Koordinatörü Funda Tekin, haftalık yapılan z raporunun ulusal ve yerel yazılı basının taranarak ayrımcı, ötekileştiren ve hedef gösteren bir söylemle kaleme alınan içeriklerin tespitiyle gerçekleştiğini belirtti. Tüm ulusal gazeteler ve yaklaşık 500 yerel gazetenin anahtar sözcükler üzerinden tarandığından bahseden Tekin, “50 kadar anahtar kelimenin arasında Ermeni, Hristiyan, Mülteci, Kaçak, Suriyeli, Müslüman, Yahudi, Kürt, hain, gâvur, sapkın, yobaz gibi kelimeler var. Daha önce belirlenmiş bu kelimeler medya takip ajansına veriliyor ve biz de onların sistemi aracılığıyla bu sözcüklerin geçtiği bütün haberleri gönüllülerin de yardımıyla okuyoruz” dedi.
Elde edilen verilerin dört aylık ve yıllık olduğunu söyleyen Tekin, ilgili dönemde karşılaşılan nefret söylemi içerikleri üzerine nitel ve nicel analizler içeren medya izleme raporlarının hazırlandığını ifade etti. 2018 yılı nefret söylemi raporu çalışmasının devam ettiğini söyleyen ve 2017 yılı nefret söylemi raporu hakkında bilgi veren Tekin, 2017 yılında ulusal, etnik ve dini grupları hedef alan toplam 5.296 köşe yazısı ve haber tespit edildiğini ifade etti. Bu da 2017 yılı için, yıl boyunca günde 14’ten fazla yazıda nefret söylemi üretildiği anlamına geliyor. 2017'de toplamda 79 farklı grubun nefret söyleminin hedefi olduğu görülüyor.
Hristiyanlar en çok Noel'de, Ermeniler de Nisan ayında hedef alınıyor
Medyada nefret söylemi kapsamında yazılı basında ağırlıklı olarak hedef alınan grupların Yahudiler, Ermeniler, Suriyeliler, Rumlar, Hristiyanlar ve Yunanlar olduğunu söyleyen Tekin, hedef olan grupların gündeme göre değişiklik gösterdiğini; yılın belli zamanları ve kamuoyu gündeminin hangi grupların hedef alınacağını büyük ölçüde etkilediğini, Hristiyanların en çok Noel zamanında, Ermeniler'in de en çok Nisan ayındaki anma döneminde hedef alındığını belirtti. İsrail ile Filistin arasındaki çatışmalar haberlerde öne çıktığında da antisemitizmin yükseldiğini, Suriyelilerin de artık ilk sıralarda olduğunu vurguladı.
Suriyeli mültecilere yönelik nefret söylemi kemikleşme yolunda
Tekin, "Ne var ki en çok hedef alınan gruplar olan Yahudiler, Ermeniler ve Hristiyanlar güncel olaylardan bağımsız olarak da hedef tahtasına oturtuluyor. Suriyeli mültecilerle ilgili de benzer çıkarımları yapabiliriz. Onlara yönelik nefret söylemi de artık belki de kemikleşme yolunda. Doğrudan bir gündemle ilişkili olması gerekmiyor" dedi.