Haber-Fotoğraf: Suden Gülsüm IŞIK
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü tarafından düzenlenen "S
Haber-Fotoğraf: Suden Gülsüm IŞIK
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü tarafından düzenlenen "Satışçının Bir Günü Film Gösterimi” adlı etkinliğe yönetmen Erinç Durlanık ve filmin oyuncuları Melis Ulaş ile Begüm Alınca katıldı. Dr. Öğr. Üyesi Denizcan Kabaş’ın moderatörlüğünde gerçekleşen etkinlikte kısa film gösteriminin ardından film ekibi, öğrencilerle söyleşi gerçekleştirdi.
Erinç Durlanık: "Kendimi bildim bileli yazıp çizerim"
Yönetmen Erinç Durlanık, sinema sektörüne nasıl girdiğini ve bu süreçte yaşadığı deneyimleri öğrencilerle paylaştı. Durlanık, “Benim kendi yolculuğum, çocukluğumdan beri film çekme isteğiyle olmadı. Ama zaten bu şekilde olması da gerekmiyor. Meselâ çocukluğumuzda kurduğumuz meslek hayalleri güzel ve özel olsa da süreç içerisinde kişi kendini tanımaya ve bilmeye başlıyor. Ben bir memur ailesinin çocuğuyum. Matematiğimin iyi olması nedeniyle sayısal okumuştum ve yedi yıl önce istifa ettiğim makine mühendisliğini yapıyordum. Ama bu süreçte sabit kalan şeyler vardı. Onlardan biri hikâyeci olmamdı. Kendimi bildim bileli yazıp çizerdim ve bu bir hedef doğrultusunda olan bir şey değildi. Kendi içimdekileri dışarı çıkarma ihtiyacıydı. Yaptığım ve yapmaya devam ettiğim bir şeydi. Edebiyatla haşır neşirdim. Mühendislik benim için iyi yaptığım bir işti fakat gün geçtikçe mühendisliğin ya da farklı bir işin de olabilir, farklı farklı parçalarını görmeye başlıyordum. Meselâ film sektörü de benim için öyleydi. Kamera bunun bir parçası, oyuncular bunun bir parçası, ses bunun bir parçası, koca bir süreci yönetmek bunun bir parçası. Bu yüzden önemli olan mühendislikle ilgisinden ziyade hayatla ilgili deneyimlerinizi nasıl aktarabildiğinizdir. Bu da sinema sektöründe sevdiğimiz şeylerden biridir. Nasıl üreteceğine sizin karar verdiğiniz ve burada kendinizi nasıl geliştirdiğiniz ön plana çıkar” şeklinde konuştu.
Begüm Alınca: "Her oyuncuya film teklifi yağmıyor"
Öğrencilere kariyer basamaklarını nasıl çıktığını anlatan Alınca, “Bizim için oyunculuk hem kendimizi tarttığımız duygusal anlamda hem de kendini deneme anlamında pratik edilebilir. Hepsine özenle yaklaşılır. Burada bence oyuncu için önemli olan hikâye, yönetmenin bunu nasıl tabir ettiği ve nasıl aktardığıdır. Siz eğer hikâyenize güveniyorsanız, oyuncudan ne istediğinizi biliyorsanız, oyuncuya da doğru aktırıyorsanız burada oyuncu daha önce deneyimlemediği bir alanı deneyimlediği için heyecanlanabiliyor. Burada yeni mezun insanların ya da öğrencilerin profesyonel anlamda oyunculuk yapan ve bu işten para kazanan insanların bir rol teklif etmesindeki çekinceyi anlayabilirim. Bu çok doğal ama yaptığımız her işten de para kazanmıyoruz. Burada bence önemli olan oyuncu ve yönetmenin buluşmasının nasıl gerçekleştiğidir. Beklentilerimizin ve üslubumuz ne kadar ortak olduğudur. Bu yakalandığında size hayır diyebilecek oyuncu azdır diye tahmin ediyorum. Burada da şans faktörü söz konusu. Oyuncu hikâyenizi sevmeyebilir ya da oynamak istemeyebilir. Oynamam derse de sizin hikâyenizin kötü olduğu anlamına da gelmez” ifadelerini kullandı.
Melis Ulaş: "Her işi yaparken her anınızı taşıyacaksınız"
Eğitimini Craft Tiyatro Oyunculuk Atölyesi'nde Eric Morris metodu ile alan ve Sanford Meisner tekniği ile temel oyunculuk eğitimini tamamlayan Melis Ulaş, bu alanda nasıl ilerlediğini anlattı. Ulaş, “Geçmişte yaşadığım her deneyimi her anımda yaşıyorum. O yüzden bir palet ne kadar zenginse o kadar değerli. Bir işi yaparken bu şu an benim ne işime yarayacak dediğiniz şeylerin hayatta eğer duyarlılık seviyenizi açık tutarsanız bir gün ne kadar çok işinize yarayacağına inanamayacaksınız. Bu süreçte benim de çocukluk hayalim olan bu mesleği yapmaya karar verdim ve artık eski Melis yok, ben bir oyuncuydum. Ancak üniversite hayatında otel animasyonunda çalışmış Melis de hâlâ var. İstediğimde erişebiliyorum, annesinin yanında çalışmış Melis de var, 10 yıl Avrupa Birliği’nde çalışmış Melis de var, yoga eğitmeni olan Melis de var. İçimiz rengarenk, bunu söylemek istiyorum. En önemsemediğiniz deneyimleriniz, duyarlı bir yerden baktığınız anda cephaneniz oluyor. Hangi işi yaparsanız yapın” şeklinde konuştu.
Etkinlik, kısa filmin izlenmesi ve öğrencilerin sorularının yanıtlanmasının ardından sona erdi.