Mezunlarımızla buluştuk
Haber-Fotoğraf: Nuran BOLLUK
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü tarafından düzenlenen "Mezunlarımızla Buluşuyoruz" adlı etkinlik Gazetecilik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Gül Esra Atalay’ın moderatörlüğünde gerçekleşti. Karar gazetesi Gündem Editörü Merve Şişman, GZT Dijital İçerik Editörü İbrahim Ethem Altınsoy, TV100 İnternet Editörü Melis Duygun ve Üsküdar Üniversitesi Etkinlik Uzmanı Şahan Şengül etkinliğe konuşmacı olarak katıldı. Mezunlar, profesyonel yaşamla ilgili deneyimlerini öğrencilerle paylaştı.
Melis Duygun: "Mesleğe yerel gazeteyle başladım"
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde aldığı eğitim sırasında aynı zamanda meslek hayatına atıldığını anlatan Melis Duygun, "İlk başta yerel gazeteyle başladı her şey. Birinci sınıfın yaz döneminde üç ay boyunca yerel bir gazetede iş seçmeden ne haber verdilerse yaptım. Daha sonra okulun gazetesi Haber Üsküdar’da ve kurumsal ajansında çalıştım. Stajımı ise okulumuza etkinliğe gelen Show TV muhabiri ile bağlantı kurarak Show TV’de yaptım. Şu an TV100’de internet editörü olarak çalışıyorum” şeklinde konuştu. Mesleğe atılırken kendisine sektörün zorlukları olduğunu ve bu işi yapmaması gerektiğini söyleyenlere karşı daha fazla çalıştığını ifade eden Duygun, “İş görüşmesine gittiğimde gazetecilik mesleğini yapmamam gerektiğini söyleyen yöneticilerle karşılaştım. İş bulmanın zorlukları, çalışma ve hayat şartlarının düşün olduğunu söylemişlerdi. Ancak ben kulağımı bu olumsuz sözlere tıkayıp işimi yapmaya devam ettim. Bu şekilde davranmamın karşılığını da sürekli daha ileriye gitmemle alıyorum” dedi.
İbrahim Ethem Altınsoy: “Doğduğum evde kariyer doğduğun anda başlıyor”
Üniversite eğitimi sırasında aktif olmanın insanı 1-0 önde tuttuğunu söyleyen İbrahim Ethem Altınsoy, “Benim doğduğum evde kariyer doğduğun anda başlıyor. Çünkü evde aldığım eğitim, daha sonrasında yaşadığım, çalıştığım, bulunduğum yerlerde hep geleceğe dair planlama söz konusuydu. Hiç boş duran bir insan olmadım. Lisedeyken elimden hiç mikrofon düşmezdi. Sahnelerden inmezdim. Sivil toplum kuruluşlarında bulundum, üniversitenin ilk yıllarında kendime ait bir dergi çıkardım. Üsküdar Haber Ajansı'nda (ÜHA) çalıştım. Pandemi döneminde tamamen farklı bir işe yönelip babamla birlikte ticaretle de uğraştım. Bu dinamik hayatın bana verdiği boş duramama hissi var ve gazetecilik bunun için çok uygun bir meslek. Ama işin bir tarafında gazetecilik serüveninde böyle bir yerde olacağım aklıma gelmezdi. Üniversiteden mezun olduktan sonra bir yerden iş teklifi aldım. Oraya gitmeden önceki gün GZT ile iş görüşmesinde bulundum ve beni kabul ettiler. Orada fark ettim ki benim daha önce üniversitede veya farklı yerlerde karşılığını almadan yaptığım her şey bana orada tecrübe olarak geri döndü” ifadelerini kullandı.
“Teoride öğrendiklerinizi pratiğe döktükten sonra bir şeyler yapmaya başlıyorsunuz”
Üniversiteye başladıktan bir hafta sonra ilk haberini yaptığını söyleyen Merve Şişman, “Hocalar derste bir şeyler anlatınca anlamıyorsunuz. Elinize kâğıt, kalem alınca veya bilgisayarda bir şeyler yazınca yani teoride öğrendiklerinizi pratiğe dökünce bir şeyler yapmaya başlıyorsunuz. Birinci sınıfta Haber Üsküdar’da çalışmaya başladım. Hocalarım elimden tuttu. Daha sonra yaptığım projelerle üç tane ödül aldım. Ödülden sonra staj için Nazife Güngör hocamı aramışlar. Böylece stajımı da yapıp bir yerlere geldim” şeklinde konuştu.
Şahan Şengül: "Erken yaşlardan itibaren organizasyonlar düzenledim"
Lise eğitim döneminden itibaren çalışma hayatının içinde olduğunu belirten Şahan Şengül, “Ben lisedeyken organizasyonlar ve konserler düzenliyordum. Oradan etkinlik yönetimi ve sosyal medya tecrübem vardı. Üniversiteye başladıktan sonra ÜHA’da öğrenciler fotoğraf çekiyorlardı. Bunlar ne yapıyor diye onlarla iletişime geçtim ve daha sonra ben de gönüllü olarak ÜHA’da çalıştım. Senenin sonunda çalışan öğrenci olarak çalışmaya başladım. Bütün etkinliklere, haberlere katılınca etkinlik birimine geçtim. Etkinlik biriminde okulda olacak etkinliklerin organizasyonunu yöneticimle birlikte ben düzenliyordum. Bununla birlikte son sınıftayken derste Gül Esra Atalay hocamız sanaldan gerçeğe bir proje yansıtın demişti. Ben de bitirme projesi olarak “Üsküdar da Hediye Var” adında bir proje gerçekleştirdim. Sosyal medyadan sorular yayınlayıp cevapları gerçek hayata uyarlıyorduk. Okulun dolaplarından bir tanesine kitap yerleştiriyorduk. Dolapların şifresi o soruların cevapları oluyordu. Bunu projeye geçirdik daha sonra hoca bununla yarışmaya katılmamı istedi. Aydın Doğan Genç İletişimciler Yarışması’na katıldım ve üçüncülük ödülü kazandım. Buradan mezun olduktan sonra bir internet sitesinde işe girdim pandemi döneminde. Orada üç ay kadar çalıştıktan sonra okulun kurumsal iletişiminden beni aradılar. Etkinlik biriminde yer açılmış ‘Bizimle çalışmak ister misin?’ diye sordular. Mevcut işimden istifa edip daha önceden tecrübe edindiğim yere geri döndüm ve yaklaşık 3 yıldır kurumsalda çalışıyorum” dedi.
Etkinlik, kitap ödüllü yarışma, katılımcılara teşekkür belgesi takdimi ve toplu fotoğraf çekimi ardından sona erdi.