Berk Özkan: Gazetecilik idealist insan işi
Berk Özkan'la gazetecilik üzerine söyleşi
Haber Üsküdar - Esra Gül Batal
Anadolu Ajansı'nda geçmişte polis adliye muhabirliği ve foto muhabirliği yapan ve şimdi de Cumhurbaşkanlığı muhabiri olan Berk Özkan ile gazetecilik üzerine konuştuk.
İlk olarak, gazetecilerin kendilerini tek bir alanda geliştirmelerinin ne kadar doğru olduğunu, farklı alanlarda kendini geliştiren gazetecilerin elde ettikleri avantajların neler olduğunu ve meslekte neden alan geçişleri yapıldığını sorduk.
“Gazeteci haberin ana unsuru değildir”
“Binlerce mezun, iki el parmağı kadar iş”
Tek bir alanda değil de gazeteciliğin birçok alanında kendilerini geliştiren gazeteciler ve gazetecilik öğrencilerinin avantajları nelerdir şeklindeki sorumuza, Berk Özkan, gazeteci olmak isteyen binlerce mezun olduğunu ve mesleğin iletişim fakültesi mezunlarınca yapıldığı temel alınırsa birçok mezun olduğunu, rakibin çok olduğunu belirtmesinin ardından, “Her yıl mezunu bol bir mesleğin ‘amiral gemisi’ olarak adlandırılan Hürriyet gazetesinde muhabir sayısı iki elin parmakları kadar. Binlerce mezun, iki el parmağı kadar iş! Sizi diğerlerinden farklı kılan ne? İngilizce biliyor musun? Edius (montaj programı) kullanabiliyor musunuz? Hatta şimdilerde drone kullanabiliyor musunuz? Her şey bir artı. Gazeteci adayı kendisini geliştirmeli. Bilgi sahibi olmalı. Belki bir staja başladığında diğerlerinden farklı olmalı” dedi.
“Gazetecilik psikolojik bakımdan fazlasıyla yıpratıcı”
Berk Özkan, bir muhabir, foto muhabiri veya kameraman neden alan geçişi yapar, psikolojik olarak kendisini baskı altında ya da yetersiz hissettiği için olabilir mi şeklindeki sorumuzu şöyle yanıtladı: “Ben mesleğe adliye muhabiri olarak başladım. Dört yıl polis adliye muhabirliğinin ardından dokuz yıl foto muhabirliği yaptım. Kendim istemiştim. Dokuz yılın ardından tekrar muhabirliğe döndüm. Cumhurbaşkanı muhabiri olarak mesleğimi sürdürüyorum. İnsan idealleriyle doğru orantıda yaşamalı. Ve sizin idealiniz bir noktada yön değiştiriyorsa, risk almalı ve yaşamınızı değiştirmelisiniz. Türkiye’de gazetecilik dünyadaki örneklerinden maalesef farklı. İdealist insan işi gazetecilik. Üretmek ve yaşamınızı da adamanız gerekli bir nevi. Diğer manada geçiş olarak farklı bir alanı kast ediyorsanız, o tamamen kişinin gazetecilikte aradığını bulamamasıyla alakalıdır diye düşünüyorum. Mesleği bırakıp başka alanlara yönelen birçok arkadaşım oldu. Sebepleri maddi olarak yetersizlik, mesleki hazzı bulamama vs. idi. Psikolojik bakımdan ise fazlasıyla yıpratıcı. Hiç kimsenin görmediğini görme durumu yüksek. Ağır yük ama yetersizlik hissi ile bağdaşmıyor, gazetecilik her zaman özgüveni yüksek bireylerin yaptığı bir iştir.”