Gazeteci Emre Kızılkaya Haber Atölyesi'nde konuştu
Gazeteci Emre Kızılkaya Haber Atölyesi'nde konuştu
Haber Üsküdar - Melisa Duygun
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü tarafından düzenlenen Haber Atölyesi eğitimlerinin ikincisi gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süleyman İrvan’ın yaptığı “Haber Nedir? 5N+1K” konulu etkinliğe gazeteci Emre Kızılkaya konuk oldu.
İletişim Fakültesi öğrencilerinin pratik yapmalarını teşvik etmek amacıyla düzenlenen Haber Atölyesi eğitimlerinin ikinci haftasında gazeteci Emre Kızılkaya konuk edildi. Haberi birçok açıdan elen alan Kızılkaya, öğrencilere doğru habercilik kurallarını aktardı. Moderatör Prof. Dr. Süleyman İrvan’ın Kızılkaya’yı tanıtmasıyla başlayan etkinlik, öğrencilerden gelen soruların yanıtlanmasıyla son buldu.
Öğrencilerden gelen talep değerlendirildi
Söyleşi, haber başlıklarının değerlendirilmesi ile başladı
Emre Kızılkaya, “Yeni medyada haber yapımı, haber yazımı, 5N1K gibi konuları pratik üzerinden konuşursak” diyerek yakın zamanda yaşanan İzmir depremiyle ilgili bir haber başlığını gösterdi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "İzmir’de deprem oldu’ başlıklı haber size ne söylüyor, iyi bir başlık mı? Gizlilik veya bir eksiklik hissi var. Ne olduğunu söylüyor bize ama sadece neyin nerede olduğunu söylüyor. Başka bir şey söylemiyor. Böyle bir başlık görüyoruz, sonra genelde haberi özetleyen bir spot olur. Mahreç haberin yazıldığı yeri ve yazan kişiyi gösterir, sonra haber başlar ve haber gövdesi gelir. Ara başlık kullanılabilir, haber gövdesi devam eder ve haber biter. ‘İzmir’de deprem oldu’ gibi bir başlıktan yola çıkarsak, 'Nerede?' olduğunu sorduğumuzda ben sizlere İzmir Görece’de olduğunu söylersem, Görece dediğimde, siz yeni bir deprem mi diye sorarsınız. Oysa başlık bu sorulara en başından cevap vermelidir” dedi.
"Gazetecilerden önce de haber ve haber değeri kavramları vardı"
"Etkileşimi yükseltmek için birtakım numaralar yapıldığını görüyoruz"
"Dijitalde insan hikâyeleri ve özgün haber dili etkileşimi arttırıyor"
Dijitalde en çok etkileşim alan içeriklerin insan hikâyeleri, özel haberler, araştırmacı gazetecilik çalışmaları ve siyasi tartışmalar olduğunu belirten Kızılkaya, “Bunlar uzun ama kolay okunur olursa çok fazla etkileşim yaratıyorlar” dedi. Özgün haber dilinin önemine de dikkat çeken Kızılkaya, “Gazeteciyi bir ressama benzetirsek, gazetesi aslında çerçevedir. Resim ise içeriğin, haberin kendisidir. Ressamlar bunu boyalar ile belirler, medya ise formatı belirler. Fırçayı tutmanın belli bir yöntemi vardır. Gazetecilikte de belli bir yöntem vardır ve bu yönüyle habercilik bir sanat ya da zanaattır. Kamu ile haberleştiğimiz, etkin bir iletişim sağlamaya çalıştığımız için olabildiğince net ve açıklayıcı bir biçimde yazmamız gerekir. Aktarma işlemini özgünlüğümüzü koruyarak yapabiliriz. Belli klişelere göre haber formatının yapılması bir zorunluluk değildir. Haberlerin başlığı uzun veya kısa olacak diye bir şey yok. Eskiden gazetedeki sütunlara sığdırmak için başlıkları küçültmemiz gerekiyordu ama artık dijital alanın imkânlarına sahibiz. Haber gerektiği kadar uzun olmak zorunda" dedi.