Erim Savaş, Radyo, Televizyon ve Sinema öğrencilerine ses kayıt sürecinin inceliklerini anlattı

Haber-Fotoğraf: Kadir Ayhan

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü tarafından düzenlenen etkinliğin konuğu, ses alanında uzun yıllara dayanan tecrübesiyle tanınan Erim Savaş oldu. Öğr. Gör. Zafer Sevenler’in moderatörlüğünde gerçekleşen etkinlikte, öğrenciler sinema ve televizyon sektöründe ses kayıt sürecine dair detaylı bilgiler edindi.

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü, sektör deneyimlerini öğrencilerle buluşturdu. Bölüm tarafından düzenlenen etkinliğe bu kez, sinema ve televizyon alanında uzun yıllardır ses üzerine çalışan Erim Savaş konuk oldu. Öğr. Gör. Zafer Sevenler’in moderatörlüğünde gerçekleşen buluşmada, öğrenciler profesyonel projelerde ses kayıt sürecine dair önemli bilgiler edinme fırsatı yakaladı.

Ses kayıt sürecinde hazırlığın ve mikrofon seçiminin önemini vurguladı

Ses kayıt sürecinden bahsede Savaş, “Bir projeye başlamadan önce detaylı bir ön hazırlık yaparız. Bu ister dizi ister belgesel ister sinema filmi ya da reklam olsun fark etmez. Önce elimizde senaryo ya da bir proje metni olur. Mekânlar, şartlar, oyuncular, kostümler. Bunların hepsi ses tasarımı açısından belirleyici unsurlardır. Her biri doğru mikrofonu seçmemizi etkiler” dedi. Sahada en çok kullanılan mikrofon türlerine değinerek, doğru seçim yapılmadığında ses kalitesinin bozulabileceğini vurgulayan Savaş, “Genelde 2 çeşit mikrofon kullanırız: Shotgun mikrofonlar ve omni-directional yaka mikrofonları. Shotgun’lar boom operatörleri tarafından kullanılır, sabit bir ayakta ya da yukarıdan aşağı sarkıtılarak çekim yapılır. Yaka mikrofonları ise daha çok konuşmacının üzerine takılır. Hangi mikrofonu seçeceğimiz, projenin içeriğine, mekânına, oyuncularına ve hatta kostümüne göre belirlenmeli. Her mikrofonun bir empedans değeri, bir frekans aralığı vardır. Bunları ya kullanım kılavuzlarında ya da internet üzerinden kolayca bulabilirsiniz. Bu değerleri bilmeden sahaya çıkmak büyük risk. Çünkü distortion dediğimiz ses patlamaları, yırtılmalar bu noktada karşımıza çıkar. Distortion, ses belli bir seviyeyi aştığında ortaya çıkar ve bu bozulmalar sesin kullanılmaz hale gelmesine neden olabilir. Bu yüzden her mikrofonla test yapmadan sete çıkmam. Çünkü her mikrofon distortion yapabilir. İşin sırrı testte ve hazırlıkta” ifadelerini kullandı.

Etkinlikte, ses kayıt sürecinde kullanılan mikrofonların farkları uygulamalı olarak da gösterildi. Erim Savaş, 2 farklı mikrofonu katılımcıların önünde karşılaştırmalı şekilde kullanarak, ses alma biçimlerindeki farkları, mekâna ve koşullara göre nasıl sonuçlar doğurduğunu örneklerle anlattı. Farklı çekim senaryolarında hangi mikrofonun nasıl performans gösterdiğini canlı olarak sergileyen Savaş, doğru ekipman seçiminin sahadaki etkisini öğrencilerin birebir deneyimlemesini sağladı.

Etkinlik, toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.