Girişimci Berkay Havuk: Girişimcilik gerçekten karakter ve inanç meselesi
29.04.2021 17:11

Girişimci Berkay Havuk: Girişimcilik gerçekten karakter ve inanç meselesi


Haber Üsküdar - Hazal Göksun

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcılık Bölümü tarafından "Girişimcilik Sohbetleri: Genç Girişimciliği’’ konulu söyleşi gerçekleştirildi. Etkinliğin moderatörlüğünü üstlenen Doç. Dr. Dinçer Atlı’nın konuğu ise BTRIO LTD Kurucu Ortağı Berkay Havuk oldu.

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcılık Bölümü tarafından "Girişimcilik Sohbetleri: Genç Girişimciliği’’ konulu bir söyleşi gerçekleştirildi. Doç. Dr. Dinçer Atlı'nın konuğu olan Berkay Havuk, genç girişimcilik üzerine öğrencilere kapsamlı bilgiler verdi.

"Bir kere başarısız olduktan sonra ayağa daha iyi kalkarsınız sözü yanlış bir söz değil"

Genç yaşta girişimci olan Berkay Havuk, eğitiminden ve ilk girişiminden söz ederek söyleşiye şu sözlerle başladı: "18 yaşında Samsun’dan İstanbul’a geldim. Bir hayalim vardı: edebiyatçı olmak. İstanbul’a özellikle dergi çıkarmak ve edebiyat ortamlarına katılmak için geldim. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Türk Dili ve Batı Dilleri Bölümü'ne kaydımı yaptırdım ve İstanbul serüvenim başladı. İstanbul’a geldikten sonra kendime benim gibi düşünen, dergi çıkarmak, edebiyat ortamlarına girmek isteyen bir arkadaş edindim. 2011 yılında bir dergi çıkardık. Adını ‘Vertigo’ koymuştuk. Kültür, sanat ve edebiyat dergisiydi. Böylece Mimar Sinan Üniversitesi özelinde bir dergi çıkartıp çeşitli kitap satıcılarına dergimizi dağıtmaya başladık. Özellikle şiir, çeviri ve öyküler yazıyordum. Çabamız, o dönemki yazarlar tarafından değerli görüldü. Tanıştık, konuştuk ve dergimizi geliştirmeye başladık. Hayallerimiz alevlendi ve süreç devam etti. Dört yıl sonra üç arkadaşımla birlikte bir yayınevi kurmaya karar verdik. Adını ‘Başka Dünyalar’ koyduk. Hevesle başladık, kendi imkânlarımız ve minimal bütçelerle yayınevimizi kurduk. Tanınmamıza da güvenerek kurduk ve yayınevinin büyük bir ticarethane olduğunu gördük. Romantik duygularla girdik ama ayakta kalabilmek için kitap satabilmemiz gerektiğini fark ettik. İlk başta her şey güzel ilerledi. Bir yıl içerisinde 35 adet kitap bastık. Hızlı gitmek bize maddi sıkıntılar yaşattı, kendi cebimizden paralar vermeye başladık. Yayınevini yaşatmak için elimizden geleni yapıyorduk. Fakat olmadı, başka sorunlar da ortaya çıkmaya başladı ve kapatmak zorunda kaldık."

"Projelerimizi halka aksettirme niyetiyle yapıyoruz"

Hayatındaki dönüm noktasını ve kurdukları şirkete giden süreci anlatan Havuk, "Ben hep edebiyatla uğraşıyordum; şiirler yazıyordum, dergilere yazılar yazıyor, çeviriler yapıyordum. Bu süreçte İstanbul Üniversitesi Dilbilim Bölümü’ne geçiş yaptım. Dilbilim bende hem edebiyat alanında hem de dil alanında farklı bir ufuk açtı. İyi ki bölümümü değiştirmişim dedim. Ama maddi değer olarak tatmin olmamaya başladım. Para kazanmaya başlamam gerekiyordu. Başka alanlarda da çalıştım ve kendi işimi kurmayı düşündüm. Kafamda oturtmaya başlamıştım. Yakın bir zamanda üç ortak tarafından bir şirket kuruldu. Bu ortaklardan biri oldum. Şirketimizin adını ‘BTRIO’ koyduk. Bu şirket sadece bir şey alalım, satalım, getirtelim diye kurulmadı. ARGE çalışmaları yapıyoruz. Var olan ya da yeni yaratılan ürünleri farklı noktalara getirebilme, ergonomik şekilde kullanılabilme noktasına taşımaya çalışıyoruz. Halka aksettirme niyetiyle yapıyoruz. 

"Hayaller kurabilir ve öngörülü olabilirseniz ilerlemek çok keyifli oluyor"

Moderatör Doç. Dr. Dinçer Atlı’dan gelen, "İnsanı girişimci olmaya iten şey nedir? Buradaki motivasyon nedir?" sorusunu cevaplandırarak konuşmasına devam eden Berkay Havuk, "Özellikle benim kendi karakterimde bulunan bir sebep yüzünden bu işlere giriştim. Başka işler de yaptım ama oralarda çalışmamın benim özgürlüğümü ve ruhumu kısıtladığını düşündüğüm için ayrıldım. Yapmış olduğum girişimcilik işlerinin beni hem ruhsal olarak hem de maddi olarak tatmin edebilecek düzeyde olabilmesi beni mutlu etti. Girişimcilik gerçekten karakter ve inanç meselesi. Bir yola koyulduğunuz zaman o yolun sonuna dair hayaller kurabilir ve olacakları öngörebilirseniz gerçekten bu yolda ilerlemek çok keyif verici oluyor" dedi.

"Önemli olan yere düşüp düşmemek değil tekrar ayağa kalkabilmek"

Doç. Dr. Dinçer Atlı da söyleşiye katılarak, "Girişimciliğin yaşı var mı?" konusu üzerine düşüncelerini şu sözlerle paylaştı: ‘‘Kişi, ‘Ben bir iş kurmak istiyorum’ dediği noktada bu konudaki özgüveni ve çevreyi edinmişse girişimci olabiliyor. Yeter ki o motivasyon sağlanmış olsun. Meşhur ve büyük girişimcilerin henüz üniversitede okurken girişimcilik hikayelerine başladıklarını biliyoruz. Facebook’un, Microsoft’un kuruluş hikayeleri olsun hepsi genç yaştaki girişimcilerden doğdu. Daha ileri yaşlarda da girişimci olanlar var. Hatta ileri yaşlardaki olgunluğun getirmiş olduğu bilgelikle daha başarılı işler de yapılabiliyor. Ama her yaştaki girişimcilerin inanılmaz deneyimleri var ve bu deneyimler insanları geliştiriyor. Bazen olumlu bazen olumsuz tecrübeler oluyor. Çünkü hayat böyle bir şey. Bir süreç olarak bakmak lazım. Önemli olan, yere düşüp düşmemek değil tekrar ayağa kalkabilmek. Eğer bu cesareti ve azmi kişi kendinde buluyorsa bu başarıyı getiriyor. Tabii ortaya çıkan büyük başarı da bu olanların bütününü ortadan kaldırıyor. Fakat bu başarısızlık hikâyeleri kişiye katkıları açısından çok önemli."