Op. Dr. Dilek Yağmur: "Cinsel yolla bulaşan hastalıklar insanlık var olduğundan beri var"
13.11.2020 21:22

Op. Dr. Dilek Yağmur: "Cinsel yolla bulaşan hastalıklar insanlık var olduğundan beri var"


Haber Üsküdar - İrem Özcan

Dikkate alınmadığında çok ciddi sonuçlar doğuran cinsel yolla bulaşan hastalıklarla ilgili olarak Kadın ve Doğum Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Dilek Yağmur ile zoom uygulaması üzerinden bir röportaj gerçekleştirdim. Dilek Yağmur, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden 1989 yılında mezun olduktan sonra Zeynep Kamil Hastanesi ile Muğla-Ortaca Devlet Hastanesi'nde görev yaptı. Halen Üsküdar'da kendi muayenehanesinde sağlık hizmeti vermeye devam ediyor.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar genel olarak nelerdir bahsedebilir misiniz?

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar insanlık var olduğundan beri var, yeni bir şey değil. Ne kadar çok insan varsa ve ilişkiler varsa cinsel hastalık da var. En basitinden hepimizin bildiği uçuk ve halk arasında pamukçuk denilen mantar, bunların cinsel yolla geçtiği bilinmez bile çoğu zaman. Ama cinsel hastalıkların iki türü var, bakteriler aracılığıyla taşınanlar ve virüsler aracılığıyla taşınanlar. Bakteriyel yolla olanları biz genelde çıban, apse gibi belirtilerle fark edebiliriz ve tedavileri nispeten daha kolay. Ama virüslerle bulaşanlar, örneğin AIDS, HPV, şu anda bizi en çok ilgilendiren HPV’dir. Cinsel ilişki yaşayan birçok insan bunu alıyor. Tabii herkeste hastalık yapmıyor ama çok uzun vadede rahim ağzı kanserine, vulva kanserine neden olabiliyor.

Bunların belirtileri nelerdir?

Virüs enfeksiyonları olduğunda hiçbir bulgu fark edilmeyebiliyor. Bazen genital bölgede küçük siğiller, içi su dolu kesecikler gibi fark edilebiliyor. Bunların büyük bir çoğunluğu hasar bırakmadan geçebiliyor, bir kısmı ise kansere kadar gidebiliyor. Yani cinsel yolla bulaşan hastalıklar çok basit gibi görünüyor, ama aslında çok önemli. İnsanların tümünü ilgilendiriyor.

Bu hastalıkların ülkemizde görülme oranları nelerdir?

Hiçbir zaman belli bir sayı veya yüzdelik söyleyemeyiz, çünkü birçok insan hasta olduğunu bilmiyor. Hekime başvurulsa bile bazıları fark edilmeyebiliyor. Ama son yıllarda, özellikle son 15-20 yılda AIDS için o kadar ciddi bir oran yok ama HPV çok yaygın görülen, cinsel hayata başlamış olan insanların 3'te 2’sinde hastalık bulgusu olsa da olmasa da görülen bir hastalık.

Peki HPV’nin tedavisi var mıdır?

Şu anda biliyorsun ki COVID-19 var, bu da bir virüs enfeksiyonu, Human Papilloma yani HPV de bir virüs enfeksiyonu. Bunlar için spesifik bir ilaç henüz yok. Bağışıklık sistemi önemli. Ciltte görülen türü için lazer tedavileri, dondurma tedavileri, kimyasal ilaçlarla dıştan alınan tedaviler var. Ama bunun cinsel yolla rahim ağzına bulaşan formu var bunlarda düzenli smear takipleri yapılıyor. Anormal sonuçlarda mikroskop altında inceleme, parça alıp inceleme yapılabiliyor.

Bu hastalığın önünü alabilmek için bir aşı var mı?

Var, en önemlisi de bu zaten. HPV’nin birkaç tür aşısı var. Çünkü bu virüsün 150’den fazla türü var. Büyük bir çoğunluğu cinsel yolla bulaşıyor. En çok görülen 9 tanesine karşı tek bir aşının içinde birleştirilmiş bir aşı var. Bu aşı ülkemizde de var ama bizim aşı takvimimizde henüz yok. Ama gidip yaptırılabiliyor. HPV aşısını aşı takviminde bulunduran birçok ülke var, Kanada, Japonya gibi refah seviyesi yüksek ülkeler bunlardan birkaç tanesi. Aşının yapılmaya başlama yaşı ise 9. Bu yaştan itibaren 26 yaşa kadar olan dönem aşının yapılması için en ideal yaşlar. Ülkemizde cinsel aktivite biraz daha geç başladığı için 13-15 yaşlarında da yapılabilir.

Testlerden bahsedebilir misiniz biraz? Bütün cinsel yolla bulaşan hastalıklar için hangi testler yapılıyor? Ülkemizdeki imkânlar neler bu konuda?

Ülkemiz bu konuda çok iyi durumda. HPV taraması diye bir program var aile hekimliklerinde. Toplum sağlığı merkezlerinde 30 yaştan itibaren uygulanıyor, çünkü 30 yaşın altı riskli grupta görülmüyor. Bu enfeksiyon daha önceden almış olunsa bile hücre bozukluğu yapması 20’li yaşların sonları, 30’lu yaşların başlarına kadar uzayabiliyor. Pahalı testler olduğundan gereksiz çok fazla test uygulanmaması için bunda 30 yaş alt sınır kabul ediliyor. HPV var mı diye bakılıyor, varsa türüne bakılıyor aynı testin içinde. Pozitif ise sıkı bir takip programına alınıyor. Negatif ise tekrar 5 yıl sonra bakılıyor. Bizdeki tarama programı bu şekilde. Onun dışında kişi cinsel hayata başladıktan sonra senede bir smear testi yaptırmalıdır. Birkaç smear üst üste temiz çıktığında bu taramaların araları 2-3 yıl açılabiliyor. Sadece HPV değil tabii bu hastalıklardan olan. Bel soğukluğu, frengi gibi hastalıklar da bakteriyel yolla geçiyor. Bunlar için de kültür işlemleri yaparak mikroskobik incelemeler yapıyoruz. Bunların tanılarında ilaç var, penisilin bulunduğundan beri antibiyotik tedavileri bulunmakta.

Çok teşekkürler verdiğiniz bilgiler için. Sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Özellikle gençler için söylemek istediğim şeyler var. Hijyen çok önemli, genital hijyene çok dikkat edilmeli. Ped kullanımından giyilen çamaşırın temizliğine kadar. Gençlerde özellikle bir enfeksiyon olduğu zaman tedavi edilmediğinde bazen tüplerde tıkanıklık, rahim içinde yapışıklıklar gibi bulgular da olabiliyor. Görünmeyen bir yer, konuşulmayan bir bölge diye bakılmasın, kendilerinde bir gariplik hissettiklerinde her zaman hekime müracaat etsinler. Bir de nasıl kendimizi şu sıralar maske takarak koruyorsak cinsel yolla bulaşan hastalıklardan da korunmalıyız. Kendinizde en ufak bir değişiklik hissettiğinizde mutlaka test yaptırın. İlerde doğurganlığı azaltacak sorunlarla karşılaşabilirsiniz.