Batı Trakya Gazeteciler Derneği Başkanı Necmi Işıksal: İşini layıkıyla yapan gazetecilerin eleştiri alanını daraltmamak gerekiyor
Haber Üsküdar - Mert Alişan
Üsküdar İletişim’de verilen Yerel Gazetecilik dersi kapsamında Tekirdağ merkezli Batı Trakya Gazeteciler Derneği Başkanı Necmi Işıksal ile bir röportaj gerçekleştirdik.
Kendinizi tanıtır mısınız, kaç doğumlusunuz? Hangi okul mezunusunuz, gazeteciliğe ne zaman, hangi medyada ve hangi görevle başladınız?
Ben, Necmi Işıksal. 15 Mart 1965 doğumluyum. Namık Kemal Lisesi mezunuyum ve aktif olarak Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı, Batı Trakya Gazeteciler Derneği başkanı, Olay Aktif gazetesi kurucusu ve Posta gazetesi Trakya eki (Posta Trakya) sayfa sorumlusuyum. 33 yıldır gazetecilik yapıyorum. Gazeteciliğe 1990'lı yıllarda Yeşilyurt gazetesinde başladım. 2001 yılının ortalarına doğru Olay Aktif gazetesini kurdum ve yerel gazetecilik çalışmalarıma buradan devam ettim.
Halen başkanlığını yaptığınız Gazeteciler Derneği’nin tarihçesi hakkında bilgi verebilir misiniz? Ne zaman kuruldu, şimdiye kadar neler yaptı? Amacı ne? Kaç üyeniz var? Son olarak da Dernek olarak neler yapıyorsunuz?
Şu anki adı ile Batı Trakya Gazeteciler Derneği 28 Aralık 2016 yılında kuruldu. Kuruluşunda kurucular arasında yer aldığım bu derneğin 2019 yılında başkanlık görevine getirildim. Şu anda yönetim kurulumuzda 11 kişi yer almaktadır. Derneğin amacı Tekirdağ'da gazetecilik faaliyetlerinin en iyi şekilde yerine getirilmesini sağlamak, denetimi oluşturmak ve Tekirdağ'daki gazetecilik faaliyetlerini tüm iller ile buluşturmaktır. Bu doğrultuda ve aramızdaki meslek ilişkilerinin geliştirilmesi için geçtiğimiz Kasım ayında Mersin Gazeteciler Cemiyeti ile ''Kardeş Cemiyet'' anlaşması imzaladık. Bunun gibi birkaç tane daha anlaşmayı da 2023’ün ilk çeyreğinde imzalamayı hedefliyoruz.
Dernek Başkanlığını yaptığınız şehrinizde gazetecilik faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Kaç basılı gazete var, kaç bağımsız haber sitesi var? Şehrinizdeki gazeteciliği nasıl değerlendiriyorsunuz?
Şehrimizde 11 tane basılı gazete bulunmaktadır. Ancak bunlardan birkaçı sayılarını günlük değil haftalık olarak çıkarıyor. Bu basılı gazetelerin haricinde de 20'ye yakın haber sitesi bulunmaktadır. Şehrimizdeki gazetecilik faaliyetlerini kendisine sırf bir gazete açıp gazeteciyim diye dolaşanlarla dolu değil bu doğrultuda emek vermiş ve kendisini gazeteci olmak için donanımlı hale getirmiş insanlar tarafından yönetildiğini gördüğüm için çok faydalı görüyorum. Aynı zamanda bizim de gazeteciliği insanlara doğru anlatabildiğimizi gösteriyor.
Şehrinizdeki medya kuruluşlarının temel sorunları nelerdir? Bu sorunları çözmek için neler yapılmalıdır? Cemiyet olarak bu konuda çalışmalarınız var mı?
Medya kuruluşlarımızın temel sorunları ülkedeki medya kuruluşlarının temel sorunlarından çok da uzaklaşıp özelleşebilmiş konumda değildir. Maddi yetersizliğin muhtemelen en önde yer aldığı noktada kuruluşlar kendilerine avantaj sağlayacağını düşündükleri, tiraj hedeflenerek yapılan haber ve yazılardan tamamen uzaklaşmalıdır. BATGAD olarak içimizde birçok farklı gazeteden yönetim kurulu üyesine sahip olduğumuz bu dernekte önce özdenetime yer veriyoruz. Daha sonrasında ise meslek paydaşlarımızı bulunduğumuz doğruya çekmeye ve meslek etik ilkelerine bağlı kalmaya yönlendiriyoruz. Haber bulmak için haber niteliği taşımayan şeylere gazetelerinde yer veriyorlar. Bunun gazeteciliğin temsil ettiği şeye bir ihanet olduğunu düşünüyorum. Belki de haftada 7 gün yayın yapan basılı gazete sahibinin azaltılması gerekiyordur.
Şehrinizdeki medyanın olumlu yönleri nelerdir? Halk gazetecilere nasıl bakıyor? Takdir ediyor mu?
Şehrimizde medyanın gücünü bilmesini en olumlu düşünce olarak nitelendirebilirim. Haber yayın organları olarak bir halkı bilinçlendirmenin, insanlara doğrunun ne olduğunu doğrudan aktarmanın farkındalığına erişmiş olmanın bilincinde bir medya yapısı mevcuttur. Halkın hangi kesiminden olursa olsun mevcut tüm sorunlara da yer vermekten korkmamakta ve gocunmamaktır. Halkın kendi yaşantısındaki sorunların yerel medya tarafından bilgilendirildiğini ve dikkat çekildiğini görmek kimin takdirini kazanmaz?
Basın Kanunu ile gazeteciliği ilgilendiren bazı kanunlarda son yapılan değişiklikler hakkındaki değerlendirmeleriniz nelerdir? Yasa değişikliklerinin olumlu ve olumsuz yönleri hakkında değerlendirme yapabilir misiniz?
Yasanın içeriği, işini özgürce yapan ve eleştirilerini korkusuzca kaleme alan kişilere hapis cezası içeriyor. Yani artık ne yazıp ne yazamayacağın konusunda denetlemelere tabi tutuluyorsun. Halkı yanlış haberlerle paniğe sürükleyen kişilerin denetim altına alınması ve bu kişilere cezai yaptırımlar uygulanması takdir edilesi ancak bunu yaparken işini layıkıyla yerine getiren gazetecilerin eleştiri alanını daraltmadan yapmak gerekiyor.
Yerel medya yaygın/ulusal medyaya göre daha mı özgür yoksa daha mı kısıtlı?
İşini ahlaklı ve doğru şekilde yerine getiren kişiler için böyle bir kısıtlamanın yer aldığını düşünmüyorum. Ulusal medyada ulaşabildikleri kitlenin daha geniş olmasından kaynaklanıyor olacak ki yaptırımları ve kişilerin bu durumdan korkuları daha fazla oluyor ancak bana kalırsa işini doğru şekilde yerine getirenler için tercih edilecek yol çoğu zaman aynı yoldan geçiyor.
Son olarak eklemek istediğiniz bir husus var mıdır?
Tüm meslektaşlarımıza selam ve saygılarımla.