İnfluencer Nida Elif Selci, hayvancılığı sevdiriyor

Röportaj: Burak Çevik

Nida Elif Selci genç bir hayvan yetiştiricisi. Çanakkale’nin Gelibolu ilçesinin Cumalı köyünde yaşıyor. Gelibolu Ecebey Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Hemşire Yardımcılığı Bölümü'nden mezun olduktan sonra ailesine destek olmak istediği için köye dönüyor ve hayvancılığa başlıyor. Nida Elif Selci’yi diğer hayvan yetiştiricilerinden ayıran özelliği ise 100 binden fazla takipçisi olan Instagram hesabında bol bol paylaşım yapması ve hayvancılığı sevdirmeye çalışması.

Haber Üsküdar için genç influencer Nida Elif Selci ile konuştuk. Sosyal medya aracılığıyla hayvancılık ve kırsal yaşamı anlatan Nida Elif, gençlerin hayvancılığa ilgisini artırmaya çalışmaktan mutlu olduğunu söyledi.

Hayvancılıkla ilgilenmeye nasıl başladın? Bu sürecin başında seni en çok motive eden şey neydi?

Ben aslında şehirde doğup büyümüş biriyim ama babamın isteği üzerine turizm ve taşımacılık işinden tarım ve hayvancılık sektörüne geçiş yaptık. Başlarda 10 koyun ile başladığımız bu yolculuğa şu anda 70 koyun ve 8 büyükbaş hayvan ile devam ediyoruz. Bu yolculukta beni en çok motive eden şey ise içimde olan hayvan sevgisidir.

Türkiye’de hayvancılığın geleceğini nasıl görüyorsun?

Açıkçası umutlu olmak istiyorum ama gidişat çok da iç açıcı değil. Girdi maliyetleri, gençlerin köye dönmemesi, iklim değişikliği gibi etkenler bu işi zorlaştırıyor. Ama doğru adımlar atılırsa, özellikle gençleri ve kadınları desteklersek, hayvancılığın geleceği hâlâ kurtarılabilir. Çünkü bu topraklarda potansiyel var, sadece doğru yönetilmiyor.

Artan yem maliyetleri ve ekonomik kriz hayvancılık faaliyetlerini nasıl etkiliyor?

Artık bir hayvanı büyütmekle onu beslemek arasında ciddi bir fark var. Eskiden zarar etmeden bu işi yapmak mümkündü ama şimdi sadece ayakta kalmaya çalışıyoruz. İnsanlar hayvanlarını satıp sektörden çıkıyor. Uzun vadede bu, ülke hayvancılığı için çok büyük bir tehdit.

Devlet destekleri yeterli mi? Bu desteklerin sahada uygulanışı nasıl?

Genel olarak destekler mevcut ama herkesin ulaşabileceği destekler olduğunu düşünmüyorum maalesef. Aynı zamanda bazı desteklerin kullanımından sonra sahada kontrol edilmesi gerekiyor.

Türkiye’de hayvancılığı geliştirmek için en acil atılması gereken adım sence nedir?

Kesinlikle yem bağımlılığını azaltmak. Yerli yem bitkileri üretimi teşvik edilmeli. Çiftçinin kendi yemini üretmesi kolaylaştırılmalı. Ayrıca küçük üreticiye özel, pratik destek modelleri geliştirilmeli. Çünkü en çok onlar zorlanıyor.

Instagram’da yaptığın paylaşımlardan, hem hayvancılığı hem de ınstagramda paylaşım yapmayı sevdiğin anlaşılıyor. Bu süreç nasıl gelişti? Hayvancılıkla ilgili paylaşım yapmaya ne zaman, nasıl karar verdin?

Ben öncesinde fotoğraf çekmeyi çok seviyordum. Başlarda sadece doğa fotoğrafları paylaşıyordum. Lise hayatım bittikten sonra tamamen köyde yaşamaya başladım, hiçbir sosyal ortamım yoktu. Sosyal medyayla o zamanlarda da iç içeydim ancak ilk zamanlarda bu hayatımı paylaşmaktan çekiniyordum. Utanmak değil ama o zamanlar bu hayat biraz küçümseniyordu. Sonrasında kendi benliğimin, doğallığımın, özümün bu olduğunu herkese göstermek istedim. Amacım çok takipçim olması değil sadece doğal olmaktı, hayatımı diğer insanlara aktarmaktı.

Epey yüksek bir takipçi kitlen var Instagramda, bu takipçilerin kimler olduğu hakkında bir fikrin var mı? Örneğin köylerde yaşayanlar mı yoksa köy yaşamını merak eden şehirli gençler mi?

Kitlemin çoğu kesimi benim gibi tarım veya hayvancılıkla uğraşan kişiler. Bir kısmı köyle alakası olmayan ama köyde yaşamak için can atan kişiler. Kitlemin bir kesimi de eskilerden köyde yaşayan ancak bazı sebeplerle şehir hayatına yerleşen kişilerden oluşuyor.

Paylaşımların neticesinde oldukça popüler bir influencer haline geldiğin anlaşılıyor. Tanınmış olmak nasıl bir duygu? Mutlu musun böyle ünlü biri olmaktan?

Açıkçası ben kendimi ünlü olarak nitelendirmekten pek hoşlanmıyorum. Ben çiftçiyim ve hayatımı sosyal medyada paylaşıyorum. Bu paylaşımlarda işi yapıyormuş gibi yapmıyorum, yaptığım işi paylaşıyorum. Ama insanların beni taktir etmesi, küçücük çocuklarına “bak bu ablan gibi ol” demeleri benim için paha biçilemez.

Instagramdan para kazanabiliyor musun? Hayvancılık ve tarımla ilgili markalardan iş birlikleri teklifleri alıyor musun?

Evet bazı markalarla işbirliğim mevcut ama genelde deneme ürünü gönderiyorlar onları deneyimleyip, tecrübelerimi takipçi kitleme aktarıyorum.

Sana özenip hayvancılığa başlayan var mı çevrende?

Evet bu şekilde birçok kişiyi tanıyorum. Eşlerini ikna edemeyenlerle konuşup birçok kişiyi köye teşvik ettim. Hayvancılığa başlattım. İşleriyle ilgili takıldıkları, sorun yaşadıkları yerlerde her daim destek olmaya çalıştım. Çalışmaya da devam edeceğim. Birçok kız kardeşim sosyal medyada hayatını paylaşmaya başladı. İyi ki başlamışım deme sebeplerimden biri de bu aslında, çevreme örnek olabilmek, Türkiye hayvancılığına katkı sağlamak.