Türkiye’de hayvancılık sektörü zor günler geçiriyor
31.05.2025 13:43

Türkiye’de hayvancılık sektörü zor günler geçiriyor


Haber Üsküdar: Ece Nur Torpil

Artan maliyetler, düşen kârlılık, göç ve iklim krizi… Türkiye’de hayvancılık sektörü zor bir dönemden geçiyor. Devletin sunduğu teşvik paketleri üreticinin bir nebze nefes almasını sağlasa da sahadaki tablo farklı. Üreticiler verilen desteğin yetersiz olduğundan yakınıyor.

Büyükbaş hayvan sayısında azalma, küçükbaşta artış var

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Hayvancılık İstatistikleri, Haziran 2024 verilerine göre, Türkiye'deki toplam büyükbaş hayvan sayısı 16 milyon 555 bin olarak açıklandı. Bu rakamlar, Aralık 2023’le kıyaslandığında, büyükbaş hayvan sayısında yüzde 0,2’lik bir azalma olduğunu gösteriyor.

Öte yandan, küçükbaş hayvan sayısında ise bir miktar artış söz konusu. 2024 yılı Haziran ayında toplam küçükbaş hayvan sayısı 53 milyon 965 bine yükseldi. Aralık 2023 ile karşılaştırıldığında küçükbaş hayvan sayısında yüzde 3,1’lik bir artış var.

Kırmızı et üretimi sert düştü: 2024’te yüzde 11,7 azalma söz konusu

TÜİK’in açıkladığı verilere göre, 2023 yılında 2 milyon 384 bin ton olan toplam kırmızı et üretimi, 2024’te yüzde 11,7 oranında azalarak 2 milyon 105 bin 895 tona geriledi. Hayvan türlerine göre üretim düşüşü şu şekilde: Sığır eti %11,2 azalarak 1 milyon 483 bin 42 ton; Koyun eti yüzde 10,5 azalarak 509 bin 539 ton; Keçi eti yüzde 22,8 azalarak 99 bin 532 ton; Manda eti yüzde 10,4 azalarak 13 bin 781 ton olarak gerçekleşti.

Hayvancılık sektörüne devlet desteği sürüyor

Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye genelinde hayvancılığın sürdürülebilirliğini sağlamak, verimliliği artırmak ve üreticileri teşvik etmek amacıyla 2024 yılı için kapsamlı destekleme programlarını hayata geçirdi. Küçükbaş hayvancılıktan hayvan hastalıkları tazminatına, hayvansal üretimin artırılmasından bölgesel hibe desteklerine kadar çok sayıda teşvik paketi yetiştiricilerin hizmetine sunuldu.

Küçükbaş hayvan başına 200 TL destek   

2024 yılı küçükbaş hayvancılık desteklemeleri kapsamında, kuzu ve oğlak başına 200 TL ödeme yapılması kararlaştırıldı. Hayvan yetiştiricilerinin bu destekten yararlanabilmeleri için doğan kuzu ve oğlakların en az dört ay işletmede kalmaları, gerekli aşılarının tamamlanmış olması ve 2024 yılı doğumlu olmaları gerekiyordu. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada, 3 milyar 888 milyon 395 bin liralık küçükbaş hayvancılık destek ödemesinin, 26 Mayıs itibarıyla hayvan yetiştiricilerinin hesaplarına aktarılacağını bildirdi. Teşvik rakamını hayvan başına yapılan teşvik miktarına böldüğümüzde 19 milyon, 441 bin küçükbaş hayvan üretildiğini görüyoruz.   

7 Nisan 2025'te başlayan 2025 yılı başvuruları ise 16 Haziran 2025'te sona erecek. Başvurular, hayvan yetiştiricilerinin üyesi olduğu Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birlikleri veya il/ilçe tarım müdürlükleri aracılığıyla alınıyor.

Hayvan hastalıklarında tazminat güvencesi

Tarım ve Orman Bakanlığı, Hayvan Hastalıklarında Tazminat Yönetmeliği kapsamında bulaşıcı hayvan hastalıkları nedeniyle hayvan üreticilerine tazminat ödemesi de yapıyor. Yönetmeliğin 5. maddesine göre; “Ruam, sığır tüberkülozu, sığır brusellozu, koyun ve keçi brusellozu, sığır vebası, Afrika at vebası, tavuk vebası, kuduz, sığırların nodüler ekzantemi, şap, scrapie, sığırların süngerimsi beyin (BSE) ve şarbon (antraks) hastalıklarından dolayı” yerel kıymet takdir komisyonu tarafından belirlenen miktarlar üzerinden hayvanların sahiplerine tazminat ödeniyor.

Canlı hayvan ve et ithalatı kesintisiz sürüyor

Hayvancılıkta 2010 yılında başlayan ithalat 15 yıldır aralıksız sürdürülüyor. Kırmızı et fiyatlarını düşürmek amacıyla 2010 yılında başlayan ve neredeyse her Tarım ve Orman Bakanı tarafından ithalatın en kısa sürede sona ereceğine ilişkin vaatler verilen hayvan ithalatı tam 15 yıldır artarak devam ediyor. Geçen 15 yılda Türkiye'nin canlı hayvan ve et ithalatı 12 milyar dolara ulaştı.

Hayvan ithalatının başladığı 2010 yılından 2024 yılının ilk 6 ayına kadar 783 bin damızlık sığır, 5 milyon 176 bin besilik sığır, 902 bin kasaplık sığır, 500 bin küçükbaş damızlık, 2 milyon 685 bin küçükbaş kasaplık hayvan ithal edildi. Aynı dönemde 373 milyon 352 bin kilogram da karkas et ithalatı gerçekleştirildi. Hayvancılık Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamaya göre, 2025 yılında 520 bin besilik sığır ithalatı yapılacak.

Yem fiyatları uçtu, hayvan yetiştiricileri dertli: "Günde bir öğün yem vermek zorunda kalıyoruz"

Hayvancılık sektöründe artan maliyetler, üreticileri ciddi bir çıkmaza sürüklüyor. Nazan Akbaş 51 yaşında ve 1 yıldır hayvancılıkla uğraşıyor. Kendi imkânlarıyla bu işe başlayan Akbaş, yem fiyatlarındaki artıştan şikayetçi: "Koyun piyasası uçtu, süt ineklerinin alım fiyatları yükseldi. Buna paralel olarak yem fiyatları da arttı. Veterinerlik hizmetleri çok daha külfetli hale geldi. En büyük sıkıntımız ise yem maliyetleri. Günde iki öğün vereceğime bir öğün yem veriyorum. Bu sefer de hayvanlardan aldığım verim düşüyor."

Artan girdi fiyatları sadece üretimi değil, üreticinin motivasyonunu da doğrudan etkiliyor. Nazan Akbaş, her zam sonrası daha çok borçlandıklarını ve bunun hayvancılıkla uğraşan birçok kişiyi demoralize ettiğini belirtiyor: "Bu zamlar bizi daha çok borca sokuyor, çiftçiyi bu işe karşı demoralize ediyor. Alım gücümüz azaldığı için üretimimiz olumsuz yönde etkileniyor, kâr oranlarımız düşüyor."

Destek politikaları yetersiz kalıyor. Ahırı veya üzerine kayıtlı merası olmayan üreticiler, devlet desteklerinden yararlanamıyor. "Biz bu desteklerden yararlanamıyoruz ya da borç harçla yer satın alalım mı diye ikilemde kalıyoruz" diyen Akbaş, mevcut sistemin gözden geçirilmesini talep ediyor.

Nazan Akbaş’ın önerileri de var: "Yeri, merası, ahırı olmayan kişilere de hayvancılık desteği sunulmalı. Yem ve mazot maliyetleri düşürülmeli. Ayrıca herkesin hayvan bakmasına izin verilmemeli. Bu iş için bir sınav ya da yeterlilik sistemi getirilmeli."