"Üsküdar Üniversitesi nitelikli eğitimi temel değer olarak görüyor"
Röportaj: Arda Yağız Tufan
Eğitim, bireysel ve toplumsal gelişimi doğrudan etkileyen en önemli unsurların başında geliyor. Bu durum gelişen dünya şartlarında eğitimin önemini her geçen gün daha da artırıyor. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nden biri olan “Nitelikli Eğitim” konusunda Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Duygu Temel ile bir röportaj gerçekleştirdik.
Nitelikli eğitim sizin için ne ifade ediyor?
Nitelikli eğitim, öğrencilerin bilgi ve becerilerini geliştirmelerinin ötesinde eleştirel düşünme, problem çözme, yaratıcılık ve yaşam boyu öğrenme yetilerini kazandıran bir eğitim anlayışı. Yani sadece kâğıt üzerindeki notlardan ve ezberlenen bilgilerden ibaret değil. Öğrencilerin sosyal, duygusal ve kültürel gelişimlerini destekleyen bütüncül bir yaklaşım söz konusu. Kısacası, öğrencileri hayata ve sürekli değişen 21. yüzyıl dünyasına hazırlayan bir eğitim anlayışı diyebilirim.
Nitelikli eğitim Türkiye’de ne düzeyde?
Türkiye’de nitelikli eğitim konusunda önemli bir ilerleme kaydedilmiş olsa da genel olarak eğitimde kalite ve eşitlik konusunda ciddi farklılıklar var. En temel sorun, eğitim sistemimizin hâlâ büyük ölçüde sınav odaklı olması. Bu yapı, öğrencileri ezberlemeye ve kısa süreli bilgi biriktirmeye yönlendiriyor. Eleştirel düşünme, yaratıcılık ve analiz becerileri ise geri planda kalıyor. Bir diğer önemli mesele de fırsat eşitsizliği. Kırsal bölgelerdeki okullarla büyük şehirlerdeki ya da özel okullardaki imkânlar, öğretmen niteliği ve materyal çeşitliliği arasında ciddi farklar bulunuyor. Türkiye’de gerçekten nitelikli bir eğitimden söz edebilmek için bu bölgesel ve sosyo-ekonomik eşitsizlikleri azaltmamız gerekiyor.
Nitelikli eğitim ülkemizde nasıl gelişebilir?
Nitelikli eğitimi geliştirmek için kısa vadeli çözümlerden çok, uzun soluklu ve bütüncül bir eğitim politikası gerekiyor. Bunun temelinde de öğretmenlerin mesleki gelişimini sürekli desteklemek, eğitim materyallerini ve teknolojik altyapıyı güçlendirmek yer alıyor. Müfredatın daha esnek, uygulamaya dayalı ve öğrenci merkezli hale gelmesi de çok önemli.
Akademisyenlerin nitelik eğitimdeki yeri nedir?
Akademisyenler nitelikli eğitimin en önemli aktörlerinden biri tabii ki. Nitelikli eğitimin temelinde öğrenciyi merkeze alan, eleştirel düşünmeyi ve özgün üretimi teşvik eden bir yaklaşım var. Akademisyenlerin bilimsel üretkenliği kadar, sınıf içi iletişimi, öğrencilerle kurduğu etkileşim ve öğrenme ortamını zenginleştirme becerisi de eğitimin niteliğini doğrudan etkiyor.
Üsküdar Üniversitesi’nde verilen eğitimi nasıl buluyorsunuz?
Üsküdar Üniversitesi, Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasında yer alan “Nitelikli Eğitim” ilkesini temel değerlerinden biri olarak görüyor. Üniversitemizde eğitim sadece bilgi aktarmakla sınırlı değil. Öğrencilerin analitik düşünme, üretken olma ve topluma katkı sağlayacak bireyler olarak yetişmesi hedefleniyor. Hem akademik hem de sosyal gelişim dengeli biçimde önemseniyor. Bu yaklaşımın sonuçları uluslararası ölçekte de görülüyor. Üsküdar Üniversitesi, BM’nin 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi’nin tamamına başvurarak tüm etiketleri almaya hak kazandı. Bu hedeflerden, “Nitelikli Eğitim”in de aralarında bulunduğu dokuzunda dünya genelinde ilk 500 üniversite arasına girmeyi başardı.
