Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Süleyman Akbulut: Vatandaşlar dijital platformlardan haber almayı tercih ediyor
12.01.2023 15:51

Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Süleyman Akbulut: Vatandaşlar dijital platformlardan haber almayı tercih ediyor


Haber Üsküdar – Muhammed Emre Çetin

Üsküdar İletişim’de Prof. Dr. Süleyman İrvan tarafından verilen Yerel Gazetecilik dersi kapsamında Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Süleyman Akbulut ile bir röportaj gerçekleştirdik.

Kendinizi tanıtır mısınız, kaç doğumlusunuz? Hangi okul mezunusunuz, gazeteciliğe ne zaman, hangi medyada ve hangi görevle başladınız?

Süleyman Akbulut, 1975 Muğla doğumluyum. Atatürk Üniversitesi Yeni Medya ve Gazetecilik ön lisans programı mezunuyum. Medya sektörüne 1994 yılında Hamle Radyo-TV’de program yapımcısı olarak başladım. Daha sonra Hamle gazetesinde yazı işleri müdürlüğü, Devrim gazetesinde haber müdürlüğü, Ege TV’de temsilcilik, Hürriyet gazetesinde kısa süre muhabirlik, ajans muhabirliği, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası’nda basın danışmanlığı, Kanal F TV’de genel yayın yönetmenliği, Muğla, Muğla Haber ve Muğla Postası gazetelerinin bir arada bulunduğu Muğla Yayıncılık’ta genel koordinatör, Muğla gazetesinde yazı işleri müdürlüğü ve aynı gazetede köşe yazarlığı ve editörlük pozisyonlarının yanında, Radyo-TV programcılığı, foto muhabirliği ve spor foto muhabirliği görevlerinde de bulundum.

Halen başkanlığını yaptığınız Gazeteciler Cemiyeti’nin tarihçesi hakkında bilgi verebilir misiniz? Ne zaman kuruldu, şimdiye kadar neler yaptı? Amacı ne? Kaç üyeniz var? Cemiyet olarak neler yapıyorsunuz?

Muğla Gazeteciler Cemiyeti yönetim kurulu başkanlığını 2015 yılından beri yürütüyorum. Aynı zamanda Türkiye Gazeteciler Federasyonu Yönetim Kurulu üyesiyim. Muğla Gazeteciler Cemiyeti 1989 yılında dönemin Devlet Bakanlığı ve İmar İskan Bakanlığı görevlerinde bulunmuş Erman Şahin başkanlığında dönemin gazeteci büyüklerimizle birlikte kurulmuş bir meslek kuruluşudur. Aynı zamanda Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun da kurucu üyesidir. O yılın ardından Naim Kılıç ve Ünal Türkeş’in başkanlıklarında varlığını sürdürmüş ve 2015 yılında da şahsımın yönetiminde 3 dönemdir Muğla ilinin en köklü basın meslek kuruluşu olarak hizmet vermektedir. Cemiyetimiz her şeyden önce bir temsiliyet makamıdır. Bağımsızlık ilkesine inanır. Hiçbir siyasi yapılanmanın arka bahçesi ve partneri olmadan, mesleğimize yönelik, konusunda tanınan isim ve ekran yüzlerini kentimize getirip, üniversite öğrencilerimiz ile üyelerimize yönelik panel ve konferanslar düzenlemek, kamu kurumlarıyla farkındalık oluşturan iş birliği çalışmaları gerçekleştirmek, meslektaşlarımızın yararına olan alanlarda protokollere imza atmak ve eğitim çalışmaları gerçekleştirmek gibi çok sayıda çalışma gerçekleştirmekteyiz. Amacımız, mesleğimizin tercih edilebilir bir meslek olmasının yanı sıra, bağımsız bir basın anlayışının ülkemizde yerleşmesidir. Basın etik kurallarını benimsemiş meslektaşlarımızın gelişimine katkı koyan bir meslek kuruluşu olma yolunda çalışmalar yürütmektedir. Uzun yıllar İstanbul ve Ankara’da köklü basın kuruluşlarında çalıştıktan sonra emekli olarak yöremize yerleşmiş olan meslek büyüklerimizi tarayarak, cemiyetimizin bünyesinde üyeliklerini gerçekleştirerek, çalışmalarımıza dahil olmalarını sağladık. Onların da katılımıyla yaklaşık 400 üyemiz bulunmaktadır.

Cemiyet Başkanlığını yaptığınız şehrinizde gazetecilik faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Kaç basılı gazete var, kaç bağımsız haber sitesi var? Şehrinizdeki gazeteciliği nasıl değerlendiriyorsunuz?

Muğla ilinde 12 adet vasıflı resmi ilan alan günlük gazete bulunmaktadır. Bu sayı yaşanan ekonomik sorunlardan kaynaklı olarak 33’den 12’ye düştü. Muğla ilinde gazetecilik faaliyetleri ülke ve şehrin dinamiklerine saygılı, devlete duyarlı, etik koşullarda görev yapan, merdiven altı ya da şantaj gazeteciliğinden uzak kurumsal bir yapıda sürdürülmektedir. Halen 50-60 yıllık gazeteler ilimizde faaliyet göstermektedir. Bunun yanında 14 haftalık gazete, haftada 2 gün çıkan 12 gazete bulunmaktadır. Bu gazetelere ait haber siteleri de beraberinde faaliyet göstermekte. Ama günümüz koşullarındaki ekonomik sıkıntılar ve gazetelerde istenen kadro sayısı istihdamı zorlamakta, gazeteleri naylon künye sorunuyla karşı karşıya bırakmakta, haber ajanslarına abonelik uygulamasını artırmakta, kurumların oluşturduğu basın birimlerinin de varlığıyla ve sahada soran, sorgulayan gazeteci sayısını yok denecek kadar aza indirgemekte, bu da kopyala-yapıştır haberciliğin önünü açmaktadır. İlimizde bu akıma yöneliş vardır.

Şehrinizdeki medya kuruluşlarının temel sorunları nelerdir? Bu sorunları çözmek için neler yapılmalıdır? Cemiyet olarak bu konuda çalışmalarınız var mı?

Sadece şehrimizde değil ülkedeki Anadolu basınının sorunları aynı benzerliği göstermektedir. Gerek gazetelerdeki kadro sayıları gerekse gazetelerin resmi ilan almak için istenen bekleme sürelerinin uzunluğu en temel sorunlardır. Bu kadro sorunu şimdilerde yasalaşan internet sitesi sahipleri için de geçerli. Gazetelerde 3 yıl, internet sitelerinde 2 yıl gibi bekleme süreleri var. Bu süre zarfında bu yayın organlarının yaşamaları çok zor. Bu nedenle devletin Anadolu basınına yani yerel gazetelere ayrı bir destek vermesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu sorunlar yerel televizyonlar için de geçerli, özellikle uydu kiraları çok yüksek. Görüleceği üzere en temel sorun ekonomi. Ekonomik ve özlük hakları açısından yetersizliklerle boğuşan sektörde yeni gazeteci adayları yetişmiyor. Gazetecilik tercih edilmiyor. Bizler de bu konulara dikkat çekip, açıklamalarda bulunup, yetkili mercilerle girişimlerde bulunurken, federasyon olarak da sorunların Ankara merkezli olarak iletilmesinde etkili çalışmalar ortaya koymaya çalışıyoruz.

Şehrinizdeki medyanın olumlu yönleri nelerdir? Halk gazetecilere nasıl bakıyor? Takdir ediyor mu?

Halkın şehrimizde gazetecilere bakış açıları olumlu. Hatta gündeme gelmesini istedikleri konularda istişarelere de çok açık. Yerel gazetelere belli kurum ve kuruluşların dışında abone olarak çok fazla ilgi yok, satın alan vatandaş sayısı da az. Vatandaşlar daha çok dijital platformlardan haber almayı tercih ediyor. Doğru ve tarafsız haberi takdir eden bir zümre de var.

Basın Kanunu ile gazeteciliği ilgilendiren bazı kanunlarda son yapılan değişiklikler hakkındaki değerlendirmeleriniz nelerdir? Yasa değişikliklerinin olumlu ve olumsuz yönleri hakkında değerlendirme yapabilir misiniz?

Basın kanunlarında olumlu ya da olumsuz sayılabilecek düzenlemeler elbette var. Basın kurallarının dışına çıkıldığında zaten var olan bir yargı süreci varken ve bu çok doğalken, dezenformasyon yasasına gerek var mıydı tartışılır. Dezenformasyonun zaten yargıda bir karşılığı vardı. Olumlu olan tarafı da merdiven altı şantaj gazeteciliğinin önünün kesilebilecek olması ihtimali. Müeyyideleri yerine getirecek olanlar yaşayacak. Bu da kimin basın mesleğini yürütüp, kimin korsan bir yapıyla bu işi yapıyor olduğunu öne çıkartacak. Bu çok kapsamlı bir konu. Bu konudaki görüşlerimizi her platformda dile getirdik, basınımızda da yer aldı. Bu görüşlerimize de dijital platformlardan bakıp, bilgi edinebilirsiniz.

Yerel medya, ulusal medyaya göre daha mı özgür yoksa daha mı kısıtlı?

Yerel-ulusal diye bir ayrıma gerek yok. Ülkemizde basın özgür mü diye konu bir bütün olarak ele alınmalı. Siyasetin her bir tarafının, kendi basınını yaratmaya çalıştığı bir ortamda basın özgürlüğünden söz etmek çok da mümkün olmasa gerek. Basın özgürlüğü sıralamasında ülkemizin dünya devletleri arasındaki yeri ortada. Bunun sebebi de ifade ettiğim gibi tarafgir basın anlayışı, yani siyasetin kendi basınını yaratma çabası. Bu sektörde çalışan meslektaşlarımızın da bu çarkın bir parçası olmaktan başka çareleri kalmamış durumda. Kısacası şu an için çok da verimli bir basın mecrası yok. Her yayın, kendi tarafının haberini servis etmekle yükümlü bir yayın anlayışıyla hareket etmekte. Hal böyleyken yorum sizin.

Son olarak eklemek istediğiniz bir husus var mıdır?

Bu bilgiler ışığında mesleğimize aday yetişmesini arzu ettiğimiz bölümünüzün eğitiminizde önemli bir rol oynayan akademik kadrosuna böyle bir konuyu gündeme almalarından dolayı teşekkür ederim. Sizlerin gözünden basının durumunu ben de merak ettiğimi belirtir, bu çalışmanın arzu ettiğimiz basının yerleşmesine ışık tutmasını ve genç meslektaşlarımız için bir yol haritası oluşturmasını diler, teşekkür ederim.