Gazeteci Kemal Öztürk: O çadırlarda bebeklerin, çocukların kaldığını düşünmek bana çok dokundu
Gazeteci Elif Altın: İnsanların yaşadıklarına şahit olmak, kimi zaman yaptığım işi bile sorgulattı
Gazeteci Hüseyin Altun: Maskeli balodan çıkıp da hayatın gerçek yüzünü görünce, sert bir tokat yemiş gibi oldum
Gazeteci Emrah Çakmak: Gaziantep’te hemen hemen her noktaya yardımların ulaştığını gördüm
Gazeteci Edanur Tanış: Yayın için arabaya atlayıp internetin çektiği bir yer bulana kadar yol alıyorduk
Gazeteci İsmail Umut Arabacı: Depremde kendini öne çıkarmayı seven gazeteciler vardı
Gazeteci Ozan Kelleci: En çok etkilendiğim, insanların yakınlarına ölü ya da diri ulaşmaya çalışmasıydı
Foto muhabiri Uğur Yıldırım: Afetler gazeteciler için de travma
Foto muhabiri Cemal Yurttaş: Deprem bölgesinde kendimi fark ettirmeden çalışmaya gayret ettim
Kameraman Ahmet Akpolat: İnsanların çaresizliğini fotoğraflarla anlatabilmek mümkün değil
Gazeteci Buse Deviren: Bir keresinde 12 saat yayında kaldım
Gazeteci Gökhan Karakaş: İnsanların büyük dram yaşadığını gördüm
Kameraman Hakan Kahraman: Bu deprem bugüne kadar ülkemizde yaşanan diğer depremlerle karşılaştırılamaz
Gazeteci Elif Yavuz: Benim haber yapmamla yüz kişi kurtulacaksa haber yapmayı yeğlerim
Gazeteci Merve Tokaz: Genç bir gazeteci olarak bu deprem felaketi benim için bir dönüm noktası oldu
Kameraman Mehmet Onur: Deprem bölgesindeki binaların arasından geçme hissinin tarifi yok
Gazeteci Damla Bürçeler: Eğer oradaysanız, o mikrofonu uzattıysanız devamını da getireceksiniz
Gazeteci Seda Türkoğlu: Acıdan doğan birlik ve beraberlik duygusu muazzamdı
Kameraman Halil Kahraman: İnsanların çaresizliğini görmek bizi çok üzdü
Foto muhabiri Ercan Arslan: Depremin izlerinin yıllarca süreceğini düşünüyorum